Moda haftaları koşuşturmacasının ardından heyecanla beklediğimiz Kasım ayı geldi çattı. Dergilerin adeta yaratıcılığın sınırlarını zorladıkları haute couture editoryalleri birbiri ardına bloglara düşerken, bizler de dünya üzerinde sadece bir kişinin üzerinde olabilecek bu kılıkları belki de son defa görme olanağına erişiyoruz.
Geçtiğimiz günlerde ise Instagram’a düşen bir kaç kare ile şahit olduğumuz bir editoryal var ki, belki de pek çoğumuz için yaratıcılık ve güzellik kavramlarının tanımlarını yeniden belirledi. Hollandalı fotoğrafçılar Inez-Vinoodh’un objektifinde Chanel’den, Atelier Versace’ye; Zuhair Murad’dan, Valentino’ya kadar birbirinden özel 11 parça, Vogue Paris’in baş editörü Emmanuelle Alt’ın stylingiyle sayfalarda yerini almıştı. Çekimi bu denli çarpıcı yapan en önlemli unsursa şüphesiz dünyanın en seksi ikinci, ki bana kalırsa birinci sırayı fazlasıyla hak ediyor, modeli Gisele Bündchen’in Inez-Vinoodh’un objektifini süslemesiydi.
İnce işçilikle uzun emekler sonunda ortaya çıkan parçalardan daha çok göz kamaştıran bir şey varsa, o da 33 yaşındaki 2 çocuk annesi Bündchen’in kusursuz teni ve fiziğini cömertçe sergilediği nü kareler. Alt’ın bir çift spor çorabı ve Adidas’ın Stan Smith modeliyle giydirdiği Bündchen, bu karelerde Inez-Vinoodh ile yakalanan kusursuz kimyanın bir örneğini bizlere sunuyor ve belki de ikili, gerçek ‘eşsiz’ parçanın, kadın vücudu olduğunu bizlere anlatmak istiyor.
1986’dan bu yana ortaklıklarını sürdüren Inez van Lamsweerde ve Vinoodh Matadin, moda endüstrisinde sayısız editoryale ve kampanyaya imzalarını atmakla kalmadı, yaptıkları her işin ardından sektördeki standartları bir üst seviyeye taşımayı başardı. Ülkelerinin teknolojik gelişmeleri bu kadar yakından takip etmesinin bir getirisi olacak ki, 90’lı yılların başında dijital rötuşu bizlere sunan ilk, belki de en başarılı isimlerden biri oldular. Ticari işlerinin yanında yürüttükleri sanat kariyerleri, işlerinin solo ve karma sergilerle dünyanın en prestijli galerine girmesiyle her geçen gün daha da değer kazandı.
İkilinin uzmanlık alanı sayılabilecek nü ve duo portrelerin bir kombinasyonu gibi görebileceğimiz ‘Body Double’, Inez-Vinoodh-Bündchen isimlerinin bir araya gelince olağanüstü bir iş çıkartacaklarının yeni bir kanıtı oldu. Kareler ve hikaye şüphesiz gelecek sayılarda dünyanın her noktasında yayınlanacak pek çok editoryale ilham verecek, durum buyken bizlere de Vogue Paris’in Kasım 2013 sayısını koleksiyonumuza eklemek düşüyor.