Mutlaka Türkiye sınırları içinde yaşayan televizyon ya da internet sahibi nüfusun çoğu “Survivor” isimli, Acun Ilıcalı’nın televizyon programını görmüştür, biliyordur ya da izliyordur. Benim gerçekleştirdiğim küçük çaplı bir ankete göre insanların çoğu o programı vahşi hayatta insanların ne yaptığını görmek için izlediğini ve yarışmacıların yarışmaları kazandıktan sonra ödülleri aldıklarındaki sevinci görmek için izlediklerini iddia ettiler. Bence bu nedenler Survivor’ı izlemek için yeterli… Hiç değilse bir aşk ve aldatma dolu bir televizyon dizisi değil. Ancak Survivor’ı bu nedenlerden dolayı izliyorsanız niye bunla yetinesiniz ki?
Bear Grylls’in sunuculuğunu yaptığı, Discovery Channel’da görüntülenen “Man vs Wild”, Türkçe ismi, “İnanılmaz Kurtuluş” olan doğada hayatta kalma programını izlemek bana sorarsanız daha eğlenceli. Size Bear’ın geçmişinden ve nasıl bir insan olduğundan bahsetmek istiyorum. Gerçek ismi Edward Michael “Bear” Grylls olan Bear (Ayı), eğitimini bitirdikten sonra Hindistan Ordusu’na katılmak istemiş ancak daha sonra İngiliz Özel Havacılık Kuvvetleri (SAS) birliklerinde 3 yıl görev almış. Daha sonra evine yani İngiltere’ye geri dönüp Discovery Channel’da “İnanılmaz Kurtuluş” isimli televizyon programında sunuculuğa başlamış. O günden sonra 3 farklı televizyon programında yer aldı ve şu an üçüncü programı olan “Man vs Wild”da sunuculuğa devam ediyor.
Bu programda Bear, Dünya’nın ıssız bir yerine helikopterle bırakılıyor. (tabii yanında bazen 2, bazen 3
kişilik kamera ekibiyle birlikte). Ben şu ana kadar onu her yerde gördüm. Yağmur ormanlarında, bataklıkta, buzluk alanlarda, yanardağ eteklerinde, çölde, ıssız adada, terk edilmiş şehirlerde yani aklınıza gelebilecek neredeyse her yerde. Ve bırakıldığı yerden kurtulmaya çalışıyor. Yanına sadece üç eşya alıyor. Çakmak taşı, bıçak ve matara. Bu üç eşyası ile vahşi doğada hayatta kalmaya çalışıyor. Ve risk almak istemediği için aklınıza gelmeyecek şeyler yapabiliyor. Örnekse, canlı solucan yemek, bir devenin iç organlarını çıkarıp en iyi şekilde kullanmak, bir filin dışkısından su içmek gibi… Şu ana kadar gördüğüm en akıl almaz şey, bir yılanın derisini yüzüp etlerini yiyip, ardından kalan derisinin içine tuvaletini yapıp, onu boynuna dolayıp daha sonra içmesi olmuştu. Yemek ve içecek bulmak bir yana Bear akşamları konaklamak için de mükemmel yerler buluyor. Bir mağara, ağaçların dallarından yapılmış bir hamak ya da bir dağın dik bir bölümünde bir ağaca asılı veya uzun süredir ters durmuş bir arabanın içinde uyumak gibi.
Anlayacağınız gibi adrenalin ve macera dolu bir program yapmak için, Bear elinden geleni yapıyor. Ben size bu programı şiddetle öneriyorum. Özellikle de Survivor’ı seyrediyorsanız, bence bu programa da bir göz atmanızda fayda var.
Kaynaklar:
-archive.azcentral.com
-www.dabblestone.com
-www.fanpop.com