12 Dev Adam Belgrad Kupası’nda İkinci

30 Ağustos-14 Eylül tarihleri arasında İspanya’da düzenlenecek Dünya Basketbol Şampiyonası hazırlıklarını sürdüren 12 Dev Adam, 16-17 Ağustos tarihlerinde Sırbistan’da düzenlenen Belgrad Kupası’na katıldı. Sırbistan, Porto Rİko ve Arjantin gibi üç güçlü takımın katıldığı turnuvada yarı finalde Porto Riko’yu yenen Milliler, finalde ev sahibi Sırbistan’a mağlup olarak turnuvayı ikinci tamamladı. Üçüncülüğü ise Arjantin’i yenen Porto Riko elde etti.

Turnuvanın ilk gününde Porto Riko karşısına favori olarak çıkan Türkiye, başa baş geçen ilk çeyreği 20-18 önde kapattı. İkinci periyottan itibaren kontrolü eline alan 12 Dev Adam, pota altından Ömer Aşık’la etkili olurken dış şut yüzdesini de yükseltip sadece bir top kaybı yapınca farkı açtı ve soyunma odasına 45-38 önde gitti. İkinci yarıda da oyunda üstünlüğünü sürdüren Türkiye, Porto Riko’nun çoğunlukla Arroyo ve Barea’dan olmak üzere bireysel katkıya dayalı, dış şut yüzdesine bağlı oyunuyla zaman zaman farkı azaltmasına rağmen belli bir yerden sonra yaklaşmasına izin vermedi. Son periyoda 61-52 önde giren Millilerimiz, maçı da 77-66 kazanarak finale yükseldi.

17 sayıyla oynayan Cenk eski turnuvalara oranla oldukça olgunlaşmış gözüküyor

Porto Riko maçında 17 sayıyla oynayan Cenk eski turnuvalara oranla oldukça olgunlaşmış gözüküyor

Ergin Ataman’ın göreve gelmesiyle beraber hem kadroda hem oyun düzeninde önemli değişikliklere giden ve bir uyum süreci içinde olan 12 Dev Adam’ın, Dünya Şampiyonası hazırlık döneminde şu ana kadar oynadığı en iyi maçın Porto Riko ile olan maç olduğunu söylemek yanlış olmaz. Yıllardan beri hızlı oyun ve dış şut yüzdesine dayalı oyunuyla tempoyu yakaladığında her takım için tehlikeli olabilecek Porto Riko’ya karşı ikinci periyottan itibaren oyun kontrolünü ele alan ve disiplini maçın sonuna kadar bırakmayan devlerde, hücumdaki takım oyunu, skorun her oyuncuya dağılması ve savunmadaki gayret ilerisi için umut vericiydi. Ömer Aşık ve Cenk Akyol skorda biraz daha öne çıkarken, genç Cedi Osman performansıyla göz doldurmaya devam etti.

İlk günün ikinci maçında ise, ev sahibi Sırbistan ile Arjantin karşılaştı. Dusan Ivkovic’in görevden ayrılmasının ardından Yugoslav basketbolunun efsane oyun kurucusu Aleksander Djordevic’i göreve getiren Sırbistan, ilk periyottan itibaren farkı açtığı maçta ilk yarıyı 46-32 önde geçti.  Bu maçta görev almayan ancak Dünya Şampiyonası’nda mücadele edecek olan Teodosic ve Krstic’in yokluğuna rağmen bir makine düzeninde oynayan Sırplar, ikinci yarıda Arjantin’in ara ara gelişen geri dönüş çabalarını boşa çıkardı ve maçtan 85-67 galip ayrıldı.

Avrupa basketbolunun en önemli ekol ülkelerinden olan Sırbistan, İspanya’daki şampiyona öncesinde turnuvanın favori takımlarından olduğunu bir kez daha kanıtladı diyebiliriz. Dusan Ivkovic gibi efsane bir koçun ardından takım genç sayılabilecek Djordevic’e emanet edilse de eski oyun kurucu, takımda Ivkovic’in kurduğu düzeni devam ettiriyor gibi görünüyor. En önemli özelliği her oyuncunun rolünün belli olması olan Sırbistan’da, maç boyunca her şey saat gibi işlerken, Arjantin gibi güçlü bir ekibe nefes aldırmayan bir oyun oynayarak rakiplere önemli bir gözdağı verdiler. Oldukça sert bir savunma yapan ve geniş bir rotasyonla oynaması sebebiyle oyuncuların faul problemine girmekten çekinmediği Sırbistan, şampiyonanın en önemli favorilerinden biri.

37 yaşındaki Nocioni halen Arjantin için önemli bir savaşçı

37 yaşındaki Nocioni halen Arjantin için önemli bir savaşçı

Yakaladığı altın jenerasyonla 2002’den beri düzenli olarak dünya basketbolunun üst sıralarında yer alan, dünya şampiyonaları ve olimpiyatlarda önemli dereceler elde eden Arjantin ise turnuvaya yaklaşırken hiç de iyi sinyaller vermedi. 2002’de o zamanki adıyla Yugoslavya ile oynanan finalde hakemler tarafından ellerinden alınan dünya şampiyonluğu maçından beri sıkı bir hayranı olduğum ve adeta izleyerek büyüdüğüm, Ginobili, Scola, Oberto, Nocioni gibi dünya çapında oyunculardan oluşan jenerasyonun bu haline ciddi anlamda üzüldüğümü söyleyebilirim. Bir daha kolay gelmeyecek bir beş yakalayan ve zor görülen bir takım oyunu oynamasıyla bilinen Arjantin’de, Ginobili’nin de yokluğunda bu neslin son turnuvasında durum oldukça değişmiş gözüküyor. Alttan yeterli seviyede oyuncular yetiştiremeyen ve saha içi organizasyonda yükün 37 yaşındaki oyun kurucu Prigioni’ye kalması, Scola ve Nocioni’nin her ne kadar kaliteli ve savaşçı oyuncular olsalar da yaşlarının etkisiyle maç içinde performanslarının sınırlı dakikalarda yükselmesi Arjantin’in işini oldukça zorlaştıracağa benziyor. 35 yaşında olmasına rağmen hala önemli bir tamamlayıcı olan Walter Hermann ve alttan gelen birkaç yetenekli oyuncuya rağmen Arjantin’in, iyi oyuncularının ilerlemiş yaşlarının etkisiyle turnuvada çeyrek finalden ileri gitmesi oldukça zor görünüyor.

Turnuvanın ikinci gününün ilk maçında ise Arjantin ile Porto Riko üçüncülük için karşılaştı. Arjantin oyuncularının yavaşlığını ikinci periyottan itibaren iyi kullanan ve farkı bir anda açan Porto Riko, sürekli tempoyu yükseltti ve hızlı hücumlarla rakibini sürklase etti.  Galatasaraylı yıldız Arroyo’nun liderliğinde oyunu hızlandırdığında şut yüzdesini de arttıran ve çok tehlikeli bir takım olduğunu bir kez daha gösteren Porto Riko, maçı 97-87 kazanarak turnuvayı 3. tamamladı. Arjantin ise Sırbistan maçındaki takım oyunundan uzak, skorun yıldız oyuncuların üzerine kaldığı ancak onların da yaşları sebebiyle yeterli verim veremediği görüntüyü vermeye devam etti.

Final maçında ise Millilerimiz ev sahibi Sırbistan’a karşı şampiyonluk mücadelesi verdi. Hazırlık maçlarındaki genel sorunumuz olan ilk periyotları kötü oynama bu maçta da sürerken ilk periyodu 23-17, son dakikalarını çok kötü oynadığımız ilk yarıyı ise 39-31 geride kapattık.3. periyot karşılıklı küçük serilerle geçilirken son periyoda çok iyi başlayan 12 Dev Adam 61-61 ile rakibini yakaladı. Bu dakikadan sonra Fenerbahçe’nin yeni transferi Bogdan Bogdanovic’in saha içi liderliğini almasıyla farkı bir anda açan Sırplar, Millilerin direnç gösterememesiyle maçtan 79-64 galip ayrıldı.

Emir Preldzic'in yaratıcıcılığı devler için oldukça önemli olacak

Emir Preldzic’in yaratıcıcılığı devler için oldukça önemli olacak

Oldukça güçlü ve turnuvanın da favorilerinden olan Sırbistan’a karşı olan maçımızda maç sonu skorunun sahadaki oyunu yansıtmadığını net biçimde söyleyebilirim. Sırbistan takımı daha oturmuş ve turnuvaya bizden daha hazır bir görüntü verse de, devlerin ilk periyotta geri düştükten sonra maçtan hiç kopmaması ve sürekli olarak rakibi rahatsız etmesi, son periyotta da bir dönem yakalaması olumlu sinyaller. Galatasaray’da takım kimyasını iyi oturtan ve başarılı işler yapan Ergin Ataman, milli takımda mücadele ruhu ve karakteri oturtmaya başlamış görünüyor. Bu olumlu faktörlerin yanında, ilk periyotları ve periyot sonlarını kötü oynamamız, hücumda yaratıcılık anlamında Ender ve Emir’e bağlı kalmamız ve pota altında Ömer Aşık haricinde skor üretememiz takımın eksik yönleri olarak dikkat çekti. Son periyotta rakibin, tam da onları yakaladığımız andaki atağına reaksiyon veremememiz ise karakter anlamında bir şeylerin daha oturması gerektiğini gösteriyor. Dünya Şampiyonası’nda şu an belinden sakat olan Kerem Tunçeri’nin sağlık durumunun,  Ender ve Emir’in performansının ve Ömer Aşık’ın maç eksiğini kapatmasının kilit faktörler olacağını düşünüyorum. Takım oyununu iyi oynayan devlerde kadrodan çıkarılacak son iki oyuncunun seçimi zor olacak gibi görünürken, bekleneni veremeyen Doğuş Balbay ve Melih Mahmutoğlu’nun bu isimler olma ihtimali yüksek.

Dünya Basketbol Şampiyonası 30 Ağustos’ta İspanya’nın ev sahipliğinde başlayacak. Millilerimizin kalan kısa sürede eksiklerini kapatmasını ve turnuvada iyi yerlere gelmesini umut ediyoruz. Başarılar 12 Dev Adam!

Leave a Reply