Formula 1 severler için bu hafta unutulmaz bir haftaydı. Tarihte eşi benzeri olmayan bir şampiyonluk mücadelesi izledik. Lewis Hamilton ve Max Verstappen arasındaki efsanevi yarış son dünya şampiyonunu belirledi ve Red Bull Racing’in genç pilotu Max Verstappen, kariyerindeki ilk dünya şampiyonluğunu elde etmiş oldu ancak bu hafta şampiyonluk mücadelesinin gölgesi altında kaldığını varsaydığım başka bir olay vardı. Grid’in en yaşlı pilotu olan efsanevi F1 pilotu Kimi Raikkonen Formula 1 pistindeki son yarışına çıkıyordu. 42 yaşındaki tecrübeli pilot, soğukkanlı davranışlarıyla padokta “Buz Adam” lakabıyla tanınıyordu. Ferrari’nin son dünya şampiyonu olan Kimi Raikkonen, geçtiğimiz pazar günü Abu Dhabi’de son Formula 1 yarışına çıktı. Şampiyonluk heyecanının yanı sıra içimizde bir hüzün vardı. Çok büyük bir hayran kitlesine sahip olan Kimi Raikkonen piste bu yarışla veda etmiş oldu. Sergilediği davranışlar nedeniyle kimi izleyiciler tarafından hoş karşılanmasa da Kimi Matias Raikkonen, eminim ki dünkü pistte en çok sempati duyulan birkaç yarışçıdan biriydi. Raikkonen, Formula 1 içerisinde yarışmayı çok seven ama Formula 1 ile alakalı geri kalan her şeyden nefret eden bir yarışçıydı. Belki de bizi kendine bağlayan özelliklerden biri de buydu. Hadi biraz Raikkonen’in kariyerinden ve adını andığımızda aklımıza gelen ilginç olaylardan biraz bahsedelim.
Eğer ki istatistiklere bakacak olursak birçok Formula 1 efsanesinin gerisinde kalmış bir isimdi Kimi Raikkonen. Fakat yarış içinde ve dışında olan söylemleri, hal ve hareketleri onu tam anlamıyla bir efsane yapıyordu diyebiliriz. Raikkonen Formula 1 kariyerine 2001 yılında sadece 22 yaşındayken başlamıştı ve bu özelliği, çok ama çok eleştirildi çünkü izleyiciler onun fazlasıyla tecrübesiz olduğunu düşünüyorlardı. Formula 1 kariyeri başlamadan önce sadece 23 otomobil yarışına katılmıştı. Bütün eleştiri okları onun üzerindeydi. İlk yarışı olan 2001 Avustralya Grand Prix’inde 6. olmayı başardı ve takımına puan kazandırdı. Kaldı ki yarışın başlamasına sadece yarım saat kala pit yolunda uyuyor vaziyetteydi. Sezonun geri kalanında da 4 yarışta ilk 6’ya girerek takımına puanlar kazandırmayı başardı. Raikkonen sergilediği bu performans ile dikkatleri üzerine çekti ve kısa bir süre içinde Mclaren Mercedes takımına transfer oldu.
2002 yılının ilk yarışında Avustralya Grand Prix’inde altında daha hızlı ve daha güçlü bir araca sahip olan Kimi Raikkonen podyuma çıkmayı başardı ve yarışı 3.olarak tamamladı. 2002 Belçika Grand Prix’inde bir gaz bulutunun içine önünü görmemesine rağmen 300 km/h üzerinde bir hızla girmesi onun ne kadar korkusuz ve cesur bir yarışçı olduğunu bizlere gösteriyordu. Kimi Raikkonen ilk galibiyetini 2003 Malezya Grand Prix’inde almayı başardı. 2003 senesini Michael Schumacher’in 2 puan gerisinde 2.olarak tamamladı. Bu sezonda McLaren Mercedes aracında bazı sıkıntılar yaşıyordu fakat buna rağmen Raikkonen, başarılı bir sezon geçirip geleceğe dair umutları yeşertti. 2005 yılında da Raikkonen aynı senaryoyu yaşadı ve aracının dayanıksız olması sebebiyle şampiyonluğu bir başka efsane isim olan Fernando Alonso’ya kaptırdı. Tarihteki ilk İstanbul Grand Prix’inde Kimi Raikkonen pole pozisyonunda başlayıp yarışı 1. olarak bitirdi.
2006 sezonunda Raikkonen ile alakalı bir başka olay hafızalara kazanmıştı. Monaco GP’de yaptığı kaza sonucunda kaskını ve kıyafetini çıkartmaya tenezzül bile etmeden limandaki yatına gidip keyfine bakmaya devam etmişti. 2007 sezonunda ise Michael Schumacher emekliye ayrılmıştı ve efsanenin yerine yeni umutlarla Ferrari’ye transfer olmuştu. Son yarışlara büyük bir puan farkıyla geride girmesine rağmen 2007 sezonunda dünya şampiyonu olmayı başarmıştı. Bu kazanılan şampiyonluk, Formula 1 tarihinin en büyük takımlarından biri olan Ferrari’nin halen son dünya şampiyonluğudur.
Raikkonen denildiği zaman akıllarda canlanan bir başka olay ise 2009 Malezya GP’sidir. Yağmurdan dolayı yarım kalan yarışta bütün yarışçılar pist içinde araçları içinde beklerken Kimi Raikkonen, pite dönmüş ve bir dondurma yiyerek olanları izlemeye devam etmiştir. Sergilemiş olduğu ilginç davranışlar dikkatleri üzerine fazlasıyla çekiyordu aslında. “Buz Adam” lakabı belki de buradan geliyordur bilemeyiz. Ferrari kariyerinden sonra Raikkonen, Dünya Ralli Şampiyonası’nda yarışmaya devam etti. 2012 yılında Lotus takımıyla Formula 1’e geri dönmüş oldu. Lotus aracıyla 7 kere podyuma çıkmayı başaran Kimi Matias Raikkonen’in yarış sırasında radyoya söylemiş olduğu söz çok konuşuldu ve hala dillerde dönmektedir : “Beni rahat bırakın, ben ne yaptığımı biliyorum!” Takımdan bağımsızlığı ve başına buyrukluğu Kimi’ye has bir özellikti aslında. 2014 yılında Ferrari’ye geri dönmüştü Kimi Raikkonen. Aslında iki efsane bir araya gelmişti : Fernando Alonso ve Kimi Raikkonen. Serhan Acar’ın deyimiyle “Ateş ve Buz” yan yana gelmişti. Bu yıllardan sonra Raikkonen’in performansında bir düşüş yaşandı. Belki de bu performans düşüklüğü onun umursamaz tavırlarından kaynaklıydı, belki de artık yarışmaktan sıkılmıştı Buz Adam.
Biliyorsunuz ki Ferrari taraftarları için Monza Grand Prix’in yeri çok ama çok ayrıdır. Bir nevi ev sahibi taraftarlarıdır Tifosi Monza’da. Kimi Raikkonen sergilediği düşük performanslara rağmen Monza GP’de 1.19.119 süresiyle Formula 1 tarihinin en hızlı rekoruna imza atmayı başarmıştı. Raikkonen son zaferini ABD Grand Prix’inde aldı. Onun adına heyecanlı olan bizlerin aksine kendisi yine sakin bir tavırla podyuma çıkmış, son zaferini kutlamıştı.
Ferrari’nin ardından Kimi Raikkonen Alfa Romeo takımına geçmiş ve orada yarışmaya devam etmişti. Yıllar boyunca söylemleriyle yer yer Formula 1 izleyicilerini güldüren Kimi Raikkonen Alfa Romeo ile geçen hafta son yarışına çıktı ancak son yarışını tamamlayamadı. Aracında çıkan problem nedeniyle yarıştan çekilmek zorunda kaldı.
Alfa Romeo, Kimi Raikkonen’e ironi içeren bir sözle veda etmişti aslında. Yukarıda da bahsettiğim “Beni rahat bırakın, ne yaptığımı biliyorum!” repliğine karşılık olarak “Sevgili Kimi, şimdi seni yalnız bırakıyoruz.” yazısını aracına yazmıştı. İçimizde biraz hüzün biraz da gurur vardı bu hafta sonu. Artık bu efsanevi pilotun yarışlarına, akıllara kazınan repliklerine şahit olamayacağız. Güle güle Kimi Matias Raikkonen…