Türkiye’de Bilişsel Bilimler – #3

Serinin önceki yazıları için:

Türkiye’de Bilişsel Bilimler – #1

Türkiye’de Bilişsel Bilimler – #2

Geçtiğimiz yazının sonunda da belirttiğimiz gibi bu hafta Bilkent’in henüz çok taze olan Bilişsel Bilimler Topluluğundan bahsedeceğiz. Bunun için doğrudan topluluğun kurucu başkanı olan B. Demirkan AYÇA ile iletişime geçtik. Umarız konuya ilgili herkes için kısa da olsa okuması keyifli bir söyleşi olmuştur.

– Selamlar. Öncelikle, nedir “Bilkent Bilişsel Bilimler Topluluğu” ve neyi amaçlar?

Bilişselbilim “us”un disiplinlerarası incelendiği çok genç bir akademik disiplin. Okulumuzun da özellikle psikoloji ve felsefe bölümlerinde bilişselcilik (cognitivism) ekolünü benimsemiş olması, çok güçlü birer mühendislik ve fen fakültesini bünyesinde barındırması bilişselbilim çalışmaları için gereken ortamı hem hazırlamış hem de itici güç olmuştur. Zaten UMRAM’da (Cyberpark) yapılan araştırmalar da okulumuzun bu konuda ne kadar öncü olduğunun ispatıdır.

Bilkent Üniversitesi Bilişsel Bilimler Topluluğu; bilişselbilim (cognitive science) ile organik bağları olan temel disiplinlerin öğrencileri ve akademisyenlerini bir araya getirip, “top-down” ve “bottom-up” yöntemlerinin karşılaştırmalı olarak kullanılmasını teşvik eden, interaktif ve kreatif işler çıkarmayı amaçlayan tamamen akademik bir topluluktur. Kuruluşunda role sahip aktif üyelerimizin kişisel hikayelerini ayıklayacak olursak; topluluğu kurmamızı tetikleyen iki temel neden var. İlki, felsefe bölümünde bilişsel bilimin temelleri (PHIL 413) dersinin üç yıldır açılamaması; ikincisi ve bence en önemlisi, Boğaziçi Üniversitesi ve ODTÜ’den hiç de geri kalmayacak altyapıya sahip olan okulumuzda bir bilişselbilim yüksek lisans programı açılmasını gündeme getirebilmek.

– Peki ya üyeleriniz; kimlerle çıktınız yola?

Topluluğumuzun; felsefe bölümünden iki, psikoloji bölümünden iki, moleküler biyoloji ve genetik bölümünden iki, bilgisayar mühendisliği (yüksek lisans) bölümünden bir, ve ekonomi bölümünden bir kişi olmak üzere toplam sekiz kurucu aktif üyesi vardır. Akademik danışmanımız ise Felsefe bölümünden, samimiyetini ve desteğini bizden hiç esirgememiş olan Dr. Hilmi Demir.

– Topluluğun güncel durumundan biraz bahsedelim; şu ana kadar gerçekleştirdiğiniz etkinlikler neler?

Topluluğumuz bu sene kurulduğu için, bütçesi henüz açıklanmadı. Bizler de bu tür bürokratik işlerde acemi olduğumuzdan bir hata yapmamak adına resmi aktivitelerimizi bahar yarıyılına erteledik. Uygun koşulları sağlayabilirsek, bahar yarıyılının başında dışarıdan da davet edeceğimiz bir akademisyenimizin bizi onurlandıracağı bir açılış kokteyli planlıyoruz. Bu arada da geçen vakti boşa harcamamak için, topluluğun aktif üyeleri olarak, kendi aramızda bilişselbilimin tarihsel gelişimine dair okumalar yapıyoruz. (Merak edenler olursa, kullandığımız kaynak Howard E. Gardner’ın “The Mind’s New Science: A History of the Cognitive Revolution” adlı kitabıdır.) Ne de olsa, bizler henüz kendi branşlarımızda bile uzmanlaşmamış insanlarız ve kalkıştığımız iş birden fazla alana hakimiyet gerektiriyor. Öğreneceğimiz çok şey var, henüz yolun başındayız.

– Ya İlerisi için ne gibi etkinlikler planlıyorsunuz?

Bahar döneminde bilişselbilimin uygulamaları ve altdalları için birer ayrık okuma grubu oluşturmayı düşünüyoruz. Örnek vermek gerekirse bir bilişsel sinirbilim (cognitive neuroscience) grubu, bir yapay zeka (AI) grubu, hatta bir bilişsel film kuramı (cognitive film theory) okuma grubu kurmayı bile planlıyoruz. Tabi bu çalışmaları gözlemleyip, merak edilen sorulara cevap vermesi için uzman akademisyenlerin desteğine ihtiyacımız var. Bu bağlamda, topluluk olarak amaçladığımız etkinliklerin başında da imkanlarımız dahilinde bir konferans serisi var.

– Konuya ilgili Bilkentliler ne yapmalı, size nasıl ulaşırlar?

Bizler her türlü yenilikçi ve öğretici fikirlere açığız. Ancak başta da belirttiğim gibi, topluluğumuzun bürokratik patikayı aşması biraz daha vakit alacak. Bizimle beraber çalışmak isteyen arkadaşlar veya diğer topluluklar şimdilik “facebook.com/bilisselbilim” sayfamızdan bizi takip edebilir ve bize ulaşabilirler. Çok geciktirmeden kendi internet sitemizi açmayı da düşünüyoruz.

– Vaktinizi ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. Şimdiden çalışmalarınızda size bol şanslar!

Görüldüğü gibi okulumuzda bu yönde kıpırdanmalar olması, Türkiye’de bilişsel bilimler alanındaki ıssızlık düşünüldüğünde son derece umut verici. Umarız topluluk mali ve bürokratik engelleri kısa sürede aşar ve çalışmalarına istedikleri ivmede devam edebilirler.

 

Gelecek Yazı: UMRAM ve çalışmaları

 

Leave a Reply