Baştan söyleyeyim Kültür-Sanat biriminde ne arıyor bu yazı diyebilirsiniz, okuyunca fikriniz değişir diye umuyorum.

2487772pa0

Futbola az biraz ilgisi olanların bildiği üzere bu akşam R.Madrid-Galatasaray maçı var ve millet olarak futbola olan düşkünlüğümüz ortada olduğundan kuralar çekileli beri bu maç ile yatıp kalkıyoruz. Unutmadan belirtelim bu akşamki maçın rövanşı da 9 Nisan’da İstanbul’da oynanacak. Sonuç ne olursa olsun böylesine tarihi maçları canlı izleyebileceğim için ve uzun yıllar hatırlayacağım için kendimi şanslı görüyorum. Ne yazık ki, Galatasaray‘ın UEFA Kupası’nı aldığı 2000 yılında henüz 8 yaşında olduğum ve çoğu maçın daha ilk devresi bitmeden babam :”Hadi len eşek sıpası senin okulun yok mu?” diyerek beni odama yolladığı için finaldeki Arsenal maçı dahil çoğu maçı hatırlamıyorum. Tabi ki YouTube sayesinde bu maçların videolarını izleme imkanı bulabiliyoruz ama bir adım ötesini merak ediyorum, bu maçları ve yaşananları anlatan filmler, belgeseller çekilmiş midir?

Bu soruya tam anlamıyla verilen bir “evet” cevabı yok zira ülkemizde bu tür sportif başarıları filme aktarmak ya da bu başarılarla ilgili belgesel çekmek çok rağbet görmüyor. Sayabileceğimiz ender örneklerden biri de yazıya ilham veren 17 Mayıs”Bir Şampiyonluğun Öyküsü”  belgeseli(Dileyenler fragmanını alttaki linkten izleyebilirler).

http://www.youtube.com/watch?v=JXMOsIPmqtM

Halbuki yurt dışında yapımcıların ve yönetmenlerin, özellikle Hollywood’dakilerin bu konu üzerine fazlasıyla eğildiğini söyleyebiliriz. Hemen aklıma gelen örneklerden biri ülkemizde “Babam İçin” ismiyle vizyona giren İngiliz yapımı  “Will” filmi.

“Will Brennan,  babası bir süre önce ortadan kaybolmuş 11 yaşında kimsesiz kalmış bir çocuktur. Hayattaki en büyük tutkularından biri ise İngiliz futbol takımı Liverpool’dur. Bir gün kayıp babası Gareth bir anda ortaya çıkar; hem de oğlunun gönlünü almak için İstanbul’da oynanacak Liverpool –A.C. Milan, Şampiyonlar Ligi Final maçına cebine iki biletle gelmiştir. Will babasına hemen güvenemese de, Gareth onu bir daha terk etmeyeceğinin ve yeni bir hayata başlayacaklarının sözünü verir. Fakat Türkiye yolculuğuna hazırlandıkları sırada Will’in babası aniden ölür. Will kendisini yatılı okulda tamamen terk edilmiş bulur, ama vazgeçmeye niyetli değildir. Hem babasının anısını yaşatmak için hem de gönülden bağlı olduğu futbol takımına destek vermek için bu yolculuğa çıkmaya kararlıdır. Yola koyulduğunda ise ülkesinde yaşanan savaş yılları sonrasında futbolu bırakan ve travmatik bir geçmişi olan Boşnak Alek ile tanışır. Alek başta gönülsüz olsa da, kendisini Will’in heyecanına ve azmine kapılmış olarak İstanbul yollarında bulur…”(1)

will-movie-poster-cropped

Bir diğer film ise ülkemizde “Yenilmez” adıyla vizyona giren Clint Eastwood’un yönettiği “Invictus” filmi.

“Nelson Mandella’nın (Morgan Freeman) ülkesinde birliği ve beraberliği sağlamak için Güney Afrika futbol takımı kaptanıyla (Matt Damon) yaptığı işbirliğinin ilham verici hikayesini anlatıyor. Yeni seçilen Nelson Mandela, milletinin ırkından ve ekonomik nedenlerden dolayı ayrımcılığa uğradığını bilmektedir. Mandela sporun uluslararası dili sayesinde insanları birleştireceğine inandığı için, 1995 Dünya Kupası’nda inanılması güç bir çıkış yapan Güney Afrika futbol takımını destekler.”(2)

invictus

Vereceğim son örnek ise geçen yıl Brad Pitt’i Oscar adaylığına taşıyan ülkemizde “Kazanma Sanatı” ismiyle vizyona giren “MoneyBall” fimi.

Gazeteci-yazar Michael Lewis ‘in Oakland A Beysbol Takımı’nın gerçek öyküsünü anlatan aynı isimli kitabından uyarlanan film, Oakland Athletics Beysbol Takımı’nın Genel Menajeri Billy Beane ve onun zorluklara rağmen mücadele edip modern analitik yöntemlerle takımına başarı kazandırması üzerine kurulu.

MV5BMjAxOTU3Mzc1M15BMl5BanBnXkFtZTcwMzk1ODUzNg@@._V1_SY317_CR0,0,214,317_

 

Mehmet Ali Birand’ın Kopenhag’dan yaptığı canlı yayın, 2000 yılında Diyarbakır’da oynanan Türkiye Kupası finalinin ve UEFA Kupası finalinin soyunma odası görüntüleri, oyuncuların çok özel kamp görüntüleri gibi pek çok nadide görüntüyü bünyesinde barındıran 17 Mayıs”Bir Şampiyonluğun Öyküsü” belgeseli izleyenleri adeta  Kopenhag’daki Parken Stadyumu’nun soyunma odasına götürüyor ve bize en özel anları izleme imkanı sunuyor. Tüm bu özellikleriyle bu alandaki diğer örneklere kıyasla öne çıkıyor, ama şimdilik. Kazanılacak yeni başarılarla belki daha iyi yapımlar çekilebilir. Tabi ki önce başarıların gelmesi lazım. O zaman Fatih Terim’in belgeseldeki sözü ile bitirelim: Allah Yardımcınız Olsun.

Adsız

 

(1)http://www.sinemalar.com/film/199506/babam-icin

(2)http://www.sinemalar.com/film/40205/yenilmez

 

Leave a Reply