Sezon ortasında yapılan UK Championship, Master turnuvasıyla beraber Dünya Şampiyonasına gidilen yolda son viraj olarak kabul edilir. Bu sebepten dolayı, favori ve ” Top 16″ oyuncuları vites yükselterek, en iyi form düzeylerini yakalamaya çalışırlar. Ne yazık ki, bu seneki UK Championship turnuvası, kalite anlamında bir hayli beklentilerin altında kaldı. Bu duruma bir örnek vermek gerekirse; Mark Selby ve Ricky Walden arasında oynanan yarı final karşılaşmasında; Mark Selby, rakibini 9-5 lik farklı bir skorla geçmesine rağmen, vasatın altında kaldı.Bir diğer örnek ise, Ronnie O’sullivan’ın turnuvaya nispeten erken veda etmesi ve Dünya Şampiyonası öncesi bu turnuva genelinde çok kırılgan bir oyun sergilemesi, UK Championship’in bir hayli beklentilerin altında kalmasına diğer bir etken oldu. Mark Selby’nin tarihin yüzüncü “147” sini yapmayı başarması, çok da kaliteli geçmeyen 2013 UK Championship’in hafızalara kazınması da ki en önemli olay oldu.
İki finalisti değerlendirmek gerekirse; Neil Robertson’ın karşılaştığı önemli rakipler sırasıyla Joe Perry, Maguire ve Bingham’dı. Bu karşılaşmalar arasında en çok zorlandığı ve en enteresan sahneleri barındıran Bingham karşılaşması, Robertson’nın 9-8 lik skorla maçı almasıyla sonuçlandı. Bingham’a parantez açmak gerekirse; Ronnie O’sullivan’ı elemesinden çok, bir önceki turnuva olan Champions of Champions’ta yine Ronnie ile final oynamış ve çok çekişmeli geçen maçta son oyunlarda kaybetmişti. Kısacası çok kırılgan bir oyun sergileyen Ronnie karşısında form düzeyini sen üst seviyeye taşıyan Bingham, Robertson’un en zorlu rakibiydi.
Diğer bir finalist olan Mark Selby ise, Robertson’a göre nispeten dişine göre rakiplerle karşılaştı. Bu karşılaşmaların en zorlusu ise Barry Hawkins ile yaptığı maçtı. Son oyunlarda Selby, bırakılan snookerı çözmesi için gerekli topa dokunduktan sonra, o topu istemeden pot yaptı. O andan sonra maçı alarak yarı finalde Ricky Walden ile karşılaştı. Mark Selby’nin klasikleşen geri dönüşlerini bir çok kez yine bu turnuvada da görme fırsatı yakaladık ve kendisinin ne kadar zorlu ve sert bir oyuncu olduğunu bizlere tekrardan hatırlattı.
Final karşılaşmasının ilk bölümünde Mark Selby, Robestson’nın masada kalmasına çok fazla izin vermedi. Skor 5-1 olduğunda Neil Robertson hem bildiğimiz oyununu oynayamıyordu hem de Mark Selby gibi çok sert bir rakip karşısında geri düşmüştü. Maçı kazanabilmesi için maçın ikinci bölümüne en azından bir veya iki oyun alarak girmesi, oyunda kalmasını sağlayacaktı ki bunu başarıp, maçın ikinci bölümüne 5-3 gibi bir skorla girildi. Neil Robertson, aynı ivmeyi sürdürerek ve bulduğu isabetli uzun potlarla, skoru 7-10 a getirerek; şampiyon olmayı başardı.
Mark Selby açısından bu durum yine büyük bir hüsran oldu. Dünya şampiyonası öncesinde ne kadar formda gözükse de en önemli rakiplerinde biri olan Robertson’a önde olduğu maçı vermesi, Selby açısından çok iyi bir durum olarak gözükmüyor. Robertson ise, kariyerinde ki tek büyük eksiklik olan UK Championship kupasını alarak; mental olarak huzura ermiş durumda.
Neil Robertson
Yazılarına video eklersen çok daha faydalı olacaktır, en azından yüzüncü 147’nin bir videosu ya da finalin özetinin videosunu eklenebilir.