Adamlar’dan Sıcak Sıcak: Rüyalarda Buruşmuşuz

Adamlar’ın ülkemizde “indie rock” anlayışına yeni bir soluk getirdikleri su getirmez bir gerçek. Türkçe Rock’ın dallanmaya başladığı ve tekdüzelikten kurtulduğu şu yıllarda Adamlar, açık ara en samimi müzik yapan gruplardan biri olarak sıyrılıyor diğerleri arasından. İlk albümleri gerçekten çok iyi olan grubu 2014 yılının kış aylarında uzun süre dinlediğimi hatırlıyorum.

Albüm Görseli

Albüm Görseli

“Eski Dostum Tankla Gelmiş”in ardından iki senedir dinleyicileri bekleten Adamlar, “Rüyalarda Buruşmuşuz” ile geri dönüyor. Gayet de iyi dönüyor.

Dokuz şarkılık bu albümde ilk fark edilen bir sadeleşme ve sakinlik oluyor. İlk albümlerine kıyasla, enstrümantal anlamda daha sade, daha minimal; müzikal anlamda ise daha dingin düzenlemelerle karşılaşıyoruz. Zekice sözler, akılda kalıcı metaforlar ve kelime oyunları zaten Adamlar’ın alamet-i farikası; grup bundan şaşmıyor. İlk albümlerine kıyasla daha derin sözler de bulabiliyorsunuz zaman zaman. Sanırım albüm için en uygun tanım  “ağırbaşlı” olacaktır. Biraz melankolik, biraz dertli, biraz şakacı ama hep ağırbaşlı, hep ayarında. Albümde ne sululuk,  ne de bayat efkâr tüccarlığı var.

67_136

Adamlar’ın belki de en önemli unsurlarından biri olan vokaller iyi ama yeteri kadar, ilk albümlerinin yapısı gereği vokal performansları genelde uçlarda seyrediyor yer yer sertleşiyordu. “Rüyalarda Buruşuruz”da biraz daha tekdüze kalıyor desem yalan olmaz. Ayrıca, grubun beyni ve vokalisti olan Tolga Akdoğan bu işlerinde yer yer arabeske kaçan vokallerle renk katmaya çalışmış, kimi şarkılarda gayet de hoş durmuş. Öte taraftan rock müziğe arabeski yedirmeye çalışan onlarca başarısız Türk grubu varken bu toplara girmek, dinleyici kitlesi açısından tehlikeli olabilir.

Sözlerdeki samimiyet açıkça hissediliyor tüm şarkılarda. Sözel anlamda şakacılık ve kelime oyunları kısılmış, mecazi anlatım biraz daha öne çıkmış. Sıra dışı benzetmeler ve alışılmadık sözler yerli yerinde, hatta biraz daha olgunlaşmış denebilir. Gitarlar yine ön planda, sadeleşme demişken de ilk albümlerindeki klavye, üflemeli ve elektronik seslerden arındırmışlar şarkıları. Çoğu şarkıyı akustik performanslarında da aynı hislerle çalabilirler. Genel olarak albümde bir bütünlük, tematik anlamda bir geçişlilik var, çıkıntı denebilecek bir şarkı yok, hepsi benzer hisleri uyandırıyor ve benzer kavramlar etrafında dönüyor. Uçlarda seyretmiyor yani albüm; ne birden yavaşlıyor ne de çok yükseliyor. Bu anlamda dingin ve dengeli bir albüm denebilir.

39

Şarkılara gelecek olursak “Rüyalarda Buruşmuşuz” ve “E tabi” nispeten biraz daha öne çıkan şarkılar. “Orda Ortada” ve “Tın Tın” da gayet akılda kalıcı şarkılar. “Hepinize El Salladım” açılış için oldukça iyi, albümün tonunu daha girişten belirliyor. Bütün şarkılar belli bir kalitenin üstünde denebilir. Albümde hit olabilecek bir şarkı da yok bana kalırsa. “Eski Dostum Tankla Gelmiş”e nazaran daha az bilinecek bir albüm olacağını düşünüyorum. Dinler dinlemez “işte bu,” deyip hemen ağzıma takılan bir şarkı olmadı ama tuhaftır, albüm dinleyiciyi kendine çekmesini de iyi biliyor.

Sonuç olarak “Rüyalarda Buruşuruz” Adamlar’ın külliyatında hem kronolojik olarak hem de beğeni olarak (benim için) ikinci sırada. İlk albümlerinden daha iyi diyemem. Rock gruplarının doğasında olan “Hit albümden sonra yavaşlıyoruz beyler,” tercihine gitmiş olmaları da biraz anlaşılabilir açıkçası. Fakat gayet dinlenebilir, eksiksiz, abartıya kaçmadan biraz melankolik ve sözleriyle ön planda bir albüm. Samimi ve dengeli. Yüksek beklentileri karşılamak zordur, bu albüm de hayal kırıklığına uğratmıyor denebilir.

Görsel Kaynakları

www.zeroistanbul.com/etkinlikler/konser/2016/1/14/adamlar#!

famoustalks.net/famous-words/175/

Leave a Reply