GazeteBilkent Mezunlar’ın Nisan ayı konuklarından biri olan İktisat bölümü mezunu olan ve şuanda Garanti Bankası Teftiş Kurulu’nda müfettişlik yapan Alper Kılavuz’la Bilkent’e ve iş hayatına dair keyifli bir sohbet yaptık…
GB: Hoşgeldiniz… Öncelikle, kimdir Alper Kılavuz ?
A.Kılavuz:1986 Kayseri doğumluyum. Boğa burcuyum. İlkokul ve liseyi Kayseri’de bitirdim. ÖSS ile 2004 yılında Bilkent İktisat Bölümü’nü kazandım. Hazırlığı atladım ve dört senelik lisans hayatım sonrasında Garanti Bankası Teftiş Kurulu’nda işe başladım. Burada yaklaşık dört yıldır müfettişlik yapıyorum.
GB: Bölümünüzü isteyerek mi tercih ettiniz ?
A.Kılavuz:Açıkçası, ben ailem istediği için altı-yedi tane tıp, sadece bir tane Bilkent İktisat yazmıştım. Kendi istediğim yeri kazandım şans eseri, biraz üzüldüler ama sorun olmadı daha sonra. Aileden gelen bir iktisat geçmişimiz var aslında annem, babam maliye memuru, halam Erciyes Üniversitesi’nde İktisat Profesörü. Dolayısıyla, iktisat benim için o kadar da uzak bir tercih değildi.
GB: Peki “Bilkent İktisat” olmasının özel bir sebebi var mıydı?
A.Kılavuz:Bilkent’in methini hep duyuyorduk, kaliteli eğitim verdiğini biliyordum. Bilkent’i tercih etmemdeki en büyük neden daha liberal ve Amerikan tipi eğitim istediğimden kaynaklanıyor olabilir.
GB: Bilkent’te en çok sevdiğiniz hoca ve ders neydi?
A.Kılavuz:Gülriz Hoca’nın HCIV dersini çok severdim. Bölüm dersi olarak da beni en çok bilgilendiren ve en çok keyif aldığım ders Serdar Hoca’dan aldığım Ekonomi dersiydi.
GB: Sosyal hayatınız nasıldı Bilkent’te, yoksa siz de gecelere kadar kütüphanede kalan, B Binası’nda sabahlayanlardan mıydınız ?
A.Kılavuz:Bölümümüz İktisat olduğundan Mühendislik öğrencileri gibi çok fazla kütüphaneye kapanmıyordum, tabii ki midterm ve final zamanları Müzik Odasında çalışmışlığımız olmuştur ama genel olarak eğlenen, sosyal bir insandım. Üç sene yurtta son sene de evde kaldım. Çok güzel bir evimiz vardı müstakil, köpeğimiz vardı hatta çok keyifli geçti diyebilirim benim için bu dört yıl.
GB: Mezun olduktan sonra iş bulma süreci nasıl gelişti sizin için, bir boşluğa düştünüz mü?
A.Kılavuz:Ben elli beş yere başvurdum. Fakat başvurularımın hepsi tutarlıydı, denetim ve hazine kökenlilerdi dolayısıyla bir boşluğa düşmedim açıkçası. Ankara’dan İstanbul’a geçişim ilk başlarda biraz zorladı beni, fakat çabuk uyum sağladım belki bu da bir Bilkent artısı.
GB: Bilkent size neler kattı ya da keşke şunu yapsaydım dediğiniz bir şey var mı akademik ya da sosyal hayatınızla ilgili?
A.Kılavuz:Şuanda geriye dönüp baktığımda biraz daha finans dersi alsaymışım keşke diyorum. Özellikle muhasebe konusunda daha iyi bir temelim olsa çok daha iyi olurdu. Ama onun dışında Bilkent’in bana çok şey kattığını söyleyebilirim. Her şeyin ötesinde bir bakış açısı kattı. İş hayatında yaptıklarınız biraz da bakış açısıyla alakalı ve diğerlerine göre bir Bilkentli olarak çok liberalsiniz, özgürsünüz, düşünce tarzınız çok farklı. Onlar kamu mantığıyla bakarken olaylara, Bilkent’in bize “neden olmasın” bakış açısını kattığını fark ettim iş hayatında.
GB: Çok teşekkür ediyoruz Alper Bey.
A.Kılavuz: Ben teşekkür ederim.