Hepimiz günde en az bir kez bile olsa herhangi bir ürünün üstünde siyah ve beyaz farklı kalınlıklardaki çizgilerle karşılaşırız. Altında sayılar da barındıran bu çizgiler yaklaşık 40 yıl önce demiryolu vagonlarını etiketlemek için tasarlanmıştı. Günümüzde ise tüketici ürünlerinde evrensel olarak kullanılan bu çizgilerin, yani barkodların, ne anlama geldiği veya nasıl çalıştığını hiç düşündünüz mü?
Barkod genelde dikdörtgen biçimde olan birbirine paralel çizilmiş çizgiler barındıran bir tür sistemdir. Hayatımıza getirdiği en büyük kolaylık ise bilgisayarlara otomatik veri girişini oldukça hızlı bir şekilde sağlayabilmesidir. Referans numarası barındıran bu sistem, sanılanın aksine fiyat veya ürün bilgisi içermez. Bu bilgiler zaten sistemde kayıtlıdır. Barkod okutulduğu zaman bilgisayara giden sinyaller ürünün fiyatını ortaya serer. Bilgisayardaki ürün bilgisi veya fiyat değiştirildiği zaman bu otomatik olarak barkoda da yansır. Böylece sürekli barkod değiştirmek gibi zaman kaybı ve maliyetli bir işten kurtulmuş oluruz.
Bilgisayarların okuyabileceği tek şey 0 ve 1 sayılarıdır ve barkodlar da buna göre tasarlanmıştır. Siyah çizgiler 1 sayısını, boşluklar ise 0’ı temsil etmektedir. Barkod okuyucularının temelinde lazer vardır. Siyah çizgiler lazer ışığını yansıtmaz ve sistem 1’i algılamış olur. Aynı şekilde beyaz ise çok iyi bir şekilde yansıtır ve 0 algılanır.
Çok fazla barkod çeşidi bulunmaktadır ama satın aldığınız yerli bir ürünün üzerinde EAN-13 numaralama sistemini görmeniz oldukça olasıdır, çünkü Avrupa ve Türkiye’de kullanılan sistem budur. Bu sistemde, barkod numarası 13 hanelidir ve o ürünün hangi ülkede, hangi firma tarafından üretildiğini; ürünün kodunu ve ürünün kontrol kodunu belirtir. Ayrıca bir barkodun başında, ortasında ve sonunda iki dikey çizgiden oluşan daha uzun bir desen vardır. Bunun sayesinde barkod okuyucu, okumaya başlayacağı ve bitireceği yerleri ve kodu hangi yönde okuyacağını kendisi belirler.
- Ön ek olarak da bilinen ilk üç hane ülke veya simge kodunu temsil eder. Türkiye’nin kodu 869’dur. 978 ve 979 özel kodlardır. Bu sayılar kitapları tanımlar.
- Daha sonra gelen 4 hane, firma kodunu gösterir. Türkiye’de bu kod TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ) bünyesinde bulunan Mal Numaralandırma Merkezi’nden alınır.
- Daha sonra gelen 5 basamaklı sayı ürünün kodunu temsil eder.
- Son basamak kontrol kodudur. Bu kod diğer rakamların hatalı okunmasını engellemek için belli bir formülle hesaplanan kontrol sayısıdır.
Kontrol Kodunun Hesaplanması
Yukarıdaki resimde bulunan barkod numarasını kullanarak, kontrol kodunun nasıl hesaplandığına bakalım.
- Soldan başlayarak, ilk sayı tek olmak üzere, tüm sayılar tek/çift diye ayrılır.
- Çift hanedeki sayılar toplanır ve üçle çarpılır. (7+9+5+2+3+8) x 3 = 102
- Son basamak dışındaki tüm tek sayılar bir önceki basamakta elde edilen sayıya eklenir. (9+9+7+3+9+6) + 102 = 145
- Çıkan sonuç 10’a bölünür ve kalan elde edilir. Ardından bu kalan sayı 10 sayısından çıkartılır ve kontrol kodu elde edilir. (Çıkan sonucu 10’a bölelim, 10-5 = 5, 5 kontrol kodumuz)
Tüm bunlara ek olarak bir de hayatımızda büyük bir yer kaplayan QR kodlar vardır. QR kod Japonya’da faaliyet gösteren ve Toyota’nın bir yan kuruluşu olan Denso Wave firması tarafından geliştirilen 2 boyutlu bir barkod sisteminden başka bir şey değildir. Normal barkodlardan farklı olarak içeriği bir metin, web sitesi adresi, video link dahil herhangi bir veri olabilir. Hem yatay hem de dikey olarak bilgi saklayabilen bu QR kodlar binlerce sayısal kod içerir ve dijital dünyada bilgi akışını oldukça hızlı bir şekilde sağlar.