Yılın ilk Grand Slam’i Avustralya Açık 13 Ocak’ı 14’üne bağlayan gece yapılan maçlarla başladı ve tam gaz devam ediyor. Diğer Grand Slam’lerin aksine Avustralya’da turnuva sırasında mevsimin yaz ve havanın harika ve yağmursuz olması kesintisiz ve ertelemesiz bir tenis ziyafetine olanak sağlıyor. Yavaş yavaş turlar geçiliyor, bugün itibariyle erkekler ve bayanlarda ilk 2 tur maçları tamamlandı ve 3.tur maçları başlayacak. İki kategoride de ilk 2 tur maçlarında çok sürpriz yaşamadık ve favoriler yollarına devam ettiler. En büyük sürpriz olarak bayanlarda 7 numaralı seribaşı Errani’nin turnuvaya ilk turda, 9 numaralı seribaşı Stosur’un 2.turda veda edişini gösterebiliriz.
Erkeklerde Djokovic, Murray ve Federer yollarına tam gaz devam ediyorlar. 3 isimde 3.tura set vermeden yükseldiler ve hiçbirinin öyle belirgin bir kötü performansı yok, 3’ü de sezonun ilk Grand Slam’ini kazanmak için favori olarak gösterilebilirler. Del Potro, Ferrer ve Tsonga gibi isimlerin de formda olmasıyla erkeklerde ilerleyen turlarda, erkenden sürpriz elenişler olmazsa, bu isimlerin birbirleriyle maçlarının çok zevkli geçeceği öngörülüyor. Tipsarevic de çok formda gözüküyor. İlk turda seyirci desteğini arkasına almış ve daha geçen hafta klas isimleri devirmiş Lleyton Hewitt’i 3-0’la geçti. Mental ve fiziksel anlamda çok güçlü gözüküyor Sırp raket ve ilginç işlere imza atabilir.
Serena ters bir şekilde düşmesiyle herkesi korkuttu.
Bayanlarda da erkeklere benzer durum var. 3 favori Azarenka, S.Williams ve Sharapova çok formda bir görüntüyle turnuvaya giriş yaptılar. 3 raket de ilk 2 tur maçlarını rakiplerine büyük üstünlük kurarak 2-0’la geçmeyi başardılar. Sharapova bu iki maçta oyun bile vermeyerek (1.maç 6-0 6-0, 2.maç 6-0 6-0) inanılması güç bir forma ulaştı. S.Williams ise ilk tur maçında bir puan sayısında yere düşünce yürekler ağza geldi ama bir tedavi molası ve bandajdan sonra herhangi bir problemi kalmadı ve Amerikalı tenisçi herkesi rahatlattı. Azarenka için ise geçen hafta sakatlık sebebiyle çekildiği turnuva sonrasında akıllarda soru işaretleri oluşmuştu ama o da ilk 2 maçında iyi bir tenis çıkartarak şüphelere noktayı koydu. Uzun yıllar sonra bayan tenisinde ilk defa üst taraftaki raketlerle diğer raketler diye ayırabileceğimiz bir klas farkı oluştu gibi. Bu 3’lü diğerlerinden çok farklı bir tenis oynuyor hakikaten. Bakalım ilerleyen turlarda Li, Radwanska, Wozniacki gibi raketler bu isimleri saf dışı bırakmayı başarabilecek mi, göreceğiz.
Çağla’yı Avustralya’da yaşayan Türkler yalnız bırakmadı.
Ülkemiz içinse turnuva iyi geçiyor diyebiliriz. Marsel İlhan ve Çağla Büyükakçay ana tabloya çıkmak için ön elemelerden mücadele etmeye başladılar. Ana tabloya yükselmesi için 3 maç kazanması gereken Marsel, ilk 2 turu geçmesine rağmen 3.turda Belaruslu tenisçi Bemelmans’a yenilerek ana tablo öncesi son engeli geçemedi. Yine de geçtiğimiz yıl yaşadığı form düşüklüğünü üzerinden biraz olsun attığını gözlemledik Marsel’in ve bu sene iyi işler yapabileceğinin sinyallerini verdi. Bayanlarda ise tek temsilcimiz olarak Çağla Büyükakçay vardı ve o da ilk 2 turu geçmesine rağmen Marsel gibi ön elemenin son turunda Ukraynalı raket Tsurenko’ya yenilerek turnuvaya veda etti. 2 raketimiz de ana tablonun ucuna kadar geldiler ama son engeli geçemediler. Yine de sezona başlangıç anlamında güzel işler yaptılar diyebiliriz. Juniorlar kategorisinde ise mücadeleler turnuvanın 2.haftası yani önümüzdeki pazartesi başlayacak ve İpek Soylu bu kategoride bizi temsil edecek. Daha önceki yazılarda da zaman zaman bahsettiğim gibi daha 16 yaşında ve gerçekten ümit vadeden sonuçlar alıyor İpek. Şu an dünya gençler sıralamasında 44 gibi çok iyi bir derecede ve daha da yükseklere çıkma potansiyeli var. Bu turnuvada da önemli işler yapıp ülkemizi gururlandırabilir. Ona da gelecek haftaki maçlarında sonsuz başarılar dileklerimizi iletiyoruz .
