Normal bir Eylül sabahıydı aslında. Her şeyin tamamen normal olması gerekiyordu. New York sakinleri evlerinde uyuyor, işe veya okula gidiyorlardı.
Saat 8:30…Muhtemelen birkaçı, uçakların o kadar alçaktan gelmesinde bir sorun olduğunu anlamışlardı. 11. uçaktaki uçuş asistanı Betty Ong telefonda uçak telefonunda polisle konuşuyordu: “Sanırım kaçırılıyoruz.”
Saat: 8:46:30… Bir çok Amerikalının yüreği ağızlarına geldi. 11. uçak, Amerika’nın meşhur ikiz kulelerinden World Trade Center’ın kuzey kulesine çarptı. Kimse ne yapacağını bilmiyor, çıkan kaosta o binada olan insanlardan bazıları camlardan atlıyorlardı. Çok değil 16 dakika ve 32 saniye sonra, saat 9:03:02’de 175 numaralı uçak güney kuleye çarptı. Kuleler korkunç bir şekilde 2 saat içinde yangınlar ve çökmelerle göz önünden silindi. İnsanlar gözlerine inanamıyorlardı. Amerika’nın en meşhur simgeleri, ikiz kuleleri artık yerle bir olmuştu.
11 Eylül sabahı, 4 yolcu uçağı ( American Airlines Flight 11, United Airlines Flight 175, American Airlines Flight 77, United Airlines 93) El-Kaide teröristleri tarafından kaçırıldı. Bu uçaklardan ikisi World Trade Center’a çarptı. En çok yankı yapan saldırı bu ikisiydi. Flight 77’nin hedefiyse Pentagon’du. Flight 77 Pentagon’a* çarparak, Batı tarafında yangınlara ve yıkılmalara neden oldu. En önemli uçaksa Flight 93’tü. Bu uçağın hedefi Washington DC’ye, şehir merkezine bizzat saldırmaktı. Ancak başarıya ulaşamadı ve Pennsylvania’da boş bir alana düştü. Toplamda sadece uçaklarda 227 sivil ölü vardı. Genel toplamdaysa 3000’den fazla ölü ve milyonlarca dolar hasar vardı. Aynı zamanda uçakların çarptığı binalarda çıkan yangınlar diğer binalara sıçradı. Yangınlar ABD’de karşılaşılan en büyük ve en ölümcül yangınlar arasına girdi.
[box_light]Sonuç?[/box_light]
Amerika Birleşik Devletleri inanılmaz bir kayıp verdi ve yas sürecine girdi. Milyonlarca dolarlık kayıp ve binlerce ölü, ülkenin yaşadığı en büyük kayıplardan biri sayılabilirdi. Bu denli büyük kayıplar kafalarda sorular doğurmaya başladı. Kendi vatandaşları bile emin değildi artık. 11 Eylül’ün arkasında gerçekten El-Kaide mi vardı? Düşmanları kendi devletleri miydi, yoksa El-Kaide mi? Amerikan Hükümeti yeni topraklar işgal etmek için bu denli büyük ve karmaşık bir operasyona kalkışır mıydı? Yoksa El Kaide yalnızca bir Pentagon ürünü müydü?..
*Pentagon: Amerika Birleşik Devletlerinde tüm askeri birimlerin bulunduğu savunma bakanlığı.
[box_dark]KAYNAKÇA[/box_dark]
http://afrikangoddessmag.com/2012/09/11/911-and-beyond-what-matters-the-most/