Kadir Doğulu: Çarkın İçinde Güçlendikten Sonra Ülkem İçin Konuşmaya Başlayacağım

10304443_441938809276316_5013477337603836166_nGeçtiğimiz salı günü, kampüsümüz Sinefest etkinlikleri kapsamında Kadir Doğulu’yu ağırladı.

Öğle arası küçük bir salonda gerçekleştirilen söyleşi, bir ünlüyle yapılan söyleşiden ziyade arkadaş toplantısı gibiydi. İlk başlarda herkes soru sormak için çekinirken Kadir Doğulu “Nerelisiniz, hangi bölümdensiniz?” gibi sorular ile ortamı ısıttı. Kendisinin Mersinli olduğunu öğrendikten sonra ortamdaki diğer Mersinli arkadaşların soruları ile beraber sohbet başlamış oldu.

En başında “Her türlü soruya cevap verebilirim.” diyerek salondakilere açık çek veren Doğulu’nun, oyunculuğa başlamadan önce Mersin’de barlarda barmenlik ve garsonluk yaptığını, İstanbul’a geldikten sonra da bu işe devam ettiğini ve bir gün İstanbul’da bir gece kulübünde çalışırken TİMS Prodüksiyon’un sahibi ve Muhteşem Yüzyıl gibi başarılı işlerin yapımcısı Timur Savcı tarafından keşfedildiğini öğrendik. Dizi senaryolarına benzer keşfedilme hikayesi ile oyunculuğa atılan Doğulu, ilk başlarda hiç rol yapamadığını, çok kötü olduğunu ama çok çalışarak bugün bulunduğu konuma geldiğini söyledi. Haftanın 6 günü, günde 18 saat çalıştığını belirten ünlü oyuncu, neredeyse hiçbir şeye vakit ayıramadığını, kalan boş zamanlarında ise okumaktan ve haber takip etmekten hoşlandığını söyledi.

Her fırsatta öğrenmeyi, araştırmayı çok sevdiğini dile getiren Doğulu’nun bu özelliği, dizi piyasası konuşulurken iyice açığa çıktı. Çalıştığı piyasaya hakimiyeti sorulan sorulara verdiği istatiksel cevaplar ile belli oldu. Reytingleri düzenli olarak takip ettiğini belirten Doğulu, halkın daha çok aile ve dram içerikli yapımlardan hoşlandığını ve diğer tür denemelerine ne kadar kaliteli olur ise olsunlar çok fazla prim vermediğini, geçmişe bakıp hangi dizilerin fenomen olduğuna bakarsak bu sonuca ulaşabileceğimizi söyledi.

Bunun yanı sıra, sanatçıların politik konulara karşı duyarsızlığı sorulduğunda ise; bu yaşta, sektörde bu kadar güçsüzken konuşmaya, ses çıkarmaya çalışmanın gereksiz olduğunu çünkü eninde sonunda susturulacağını, kendisinin sistem içinde güçlenip ondan sonra konuşmaya ve bir şeyler için çabalamaya başlayacağını söyledi.

Kaçıranlar ve merak edenler için söyleşi özetle böyleydi. Umarım sevdiğimiz ve merak ettiğimiz birçok isimle daha bu tür organizasyonlar aracılığı ile sohbet etme fırsatı buluruz.

Leave a Reply