Başarısızlığın Zirvesindekiler-Transfer Dönemi

Son dönemlerin en ilginç transfer dönemlerinden birini sonunda bitirdik. İlk günlerde bol bol Fikret Orman ve Eto’o haberleri görünce bayağı şaşırmıştım ancak sonlara gelinirken tabii ki merakla beklediğim Aziz Yıldırım faktörü ortaya çıktı ve o, yine 1 numaralı konu olmayı başardı. Gittiği açılışta Eto’o şoku yaşayan ve üstüne Mehmet Ekici’nin asla gitmem dediği kulüp bile ara transferde bir şeyler yaparken, Aziz Yıldırım ve kurmayları artık alıştığımız ve şaşırtıcı gelmeyen başarısızlıklarını bir üst seviyeye taşımayı başardı.

Eskiden en azından “Büyük takımlar devre arası transfer yapmaz” sözü ile bir bahane buluyordu ve kendini rezil durumuna düşürmüyordu. Bu transfer döneminden sonra ise o sözü şu şekilde değiştirebiliriz: Büyük takımlar devre arası transfer yapmaya çalışır ama kimseyi almayı beceremez. Çünkü bu transfer döneminin en güzel özeti bu oldu Fenerbahçe için. Sırayla başarısızlıklarına bir bakalım Aziz Yıldırım ve kurmaylarının.

ekıcı

Fenerbahçe’nin ilk yenilgisi: Mehmet Ekici (goal.com)

Futbol’a ufacık bir ilgisi olan birisi bile Fenerbahçe’nin orta saha alması gerekli diyebilir. Aynı türden 4 tane futbolcunun olduğu, değişik tipteki tek futbolcunun ise çalışıp kendisini geliştirmek ile alakasının olmadığı bir kulübe tabii ki 8,10 numara tarzı bir futbolcu gerekliliktir. Kulüp hala Avrupa’da devam etmekte ve ikinci yarıya iyi bir başlangıç yapılırsa ligde de rahatlıkla iddaalı konuma gelebilecek konumda. 3 kulvarda da devam eden bir takımın acil bir ihtiyacı varsa bu ihtiyacın giderilmesi için sene sonu beklenmemelidir. Üstelik bu takımın teknik direktörü haftalardır orta sahaya ihtiyacımız var diye bas bas bağırırıken bunu söylemek zaten saçmalık olurdu. Bunun üzerine baskılara dayanamayan Aziz Yıldırım hemen aklına ilk gelen orta sahayı-Ligde popüler olmuş başarılı bir futbolcu, Mehmet Ekici- teknik direktöre önerir ve teknik direktör de bunu kabul eder. İlk rezillik burda başlamaktadır. Aatıf’a sormadan direkt olarak Aatıf’ı Trabzonspor’a takas için satan yönetim gerçek hayata dönünce bunun tek başlarına verebilecekleri bir karar olmadığını anlarlar. Aatıf haklı olarak takımdan gitmek istemez. Daha küçük bir takıma daha az paraya gideceksin. Kim ister ki? Peki Aatıf’ın bu cevabı üzerine yönetimin hamlesi ne oldu dersiniz? Açık bir şekilde mobbing ve baskı. Herhangi bir suçu olmayan bir adam kadro dışı bırakılmaya çalışıldı, ıslıklattırıldı ve medyada sürekli hakkında haber yaptırıldı. Bir kulüp bu kadar rezil olamazdı sanırım. Sonunda ne oldu? Aatıf küstü, Mehmet Ekici Fenerbahçe’ye gelmedi. Orta saha sorunu da çözülemedi dolayısıyla.

co

Uğraşılıp da alınamayan onlarca futbolcudan birisi: Rodriguinho(fotospor.com)

Ekici alınamayınca ise dışarıdan futbolculara yönelindi. Rodriguinho başta olmak üzere birçok Güney Amerikalı futbolcu ile görüşüldü ancak yine bir sonuç elde edilemedi. Her yerden eli boş dönüldü. Takımda hiç gerek olmayan kanada adam alınırken en çok ihtiyaç olan bölgeye transfer yapılmadı. Doğal olarak da Kayserispor maçında takım tır çarpmışa döndü. Sizce bu maç sonrası suçlu kim oldu? Tabii ki Aziz Yıldırım hariç herkes! Transfer diye bağırmaktan helak olan teknik direktör gitsin diye yine başlanıldı medyada baskılar. Klasik Aziz Yıldırım yöntemleri ancak artık kimse yutmuyor bunları.

Aziz Yıldırım’ın manevi çocuğu halı saha kalecisinden hallice durumdayken, oynasın dediği diğer manevi oğlunun 30 dakikalık kondisyonu varken suçlu tabii ki Aziz Yıldırım’ın düşmanı olmalı. Düşmanı olmasa bile böyle sizi kendisine düşman yapar. Neymiş teknik direktör futbolcuları eleştirip rencide etmiş. Zaten o futbolcular o gün sahada oynadıkları top sonrası rencide olmadılarsa utanmaları yoktur. Sonra oyuna yanlış müdahalelerde bulunuyormuş. Neden 2 forvet değil de tek forvet devam etmiş. Öncelikle şunu bilmek lazım: Eğer birisi forvet fazla diye gol atılacağını sanıyorsa o kişi futboldan anlamıyor demektir. Sen orta sahada topu kapıp forvete aktaracak birisini bulamadıktan sonra forvete 10 adam koysan ne işe yarar ki? Bu tarz küçük mantıksal çıkarımları bile yapamayan adamlar kendileri suçlanmasın diye her gün başka bir günah keçisi bulmaya çalışıyor. Bu kulüpte ilk gitmesi gereken adam herkesçe belliyken ve bu adam bütün rakip taraftarların en sevdiği adam haline gelmişse, bu adamın arkasında durup ona gaz verenler de kendilerinden utanmalıdır.

Bir paragraf da Rıdvan Dilmen’e açmak istiyorum. Bilmiyorum kendisi  federasyon başkanı mı olmak istiyor yoksa başka bir şey mi ancak şu kesin ki yaptığı her yorum kendisinin değerini yarıya indiriyor. Aykut Kocaman’ı beğenen birisinin başka bir teknik direktör için “Fenerbahçe oyunu yıkarak değil, bekleyerek oynuyor. Böyle bir şey olamaz.” diyerek eleştirmesi iyi niyetli bir şey değildir.

Kaynakça:

  1. Öne çıkarılmış görsel: yenisafak.com

Leave a Reply