YazarÖzgür Azem Karadağ

BAŞLANGIÇ NOKTASI MEÇHUL BİR TARİH: TÜRK FUTBOLU

Tüm dünyada milyonlarca insan tarafından sevilen ve takip edilen meşin yuvarlak günümüzde 22 kişilik bir sporun icrasından çok daha fazlasını temsil ediyor. Bedensel gelişimin ötesinde futbol, kimi zaman ayrışmış bir ulus için ortak sevinçte ve kederde birleşme noktasıdır. Kimi zaman ise zekâ içeren taktik fikirlerin ustaca çarpıştığı dehanın hayat buluş şeklidir. İki teknik direktörün 11’er taşla oynadıkları satrançtır. Buna karşın sevgi ve ilgi kaçınılmaz olarak parayı çağıracak ve elbette paranın girdiği yere de rant girecektir. Bu minvalde elbette ki kaçınılmaz olarak çıkar çatışmaları, futbol otoritesi üzerindeki manipülasyon denemeleri gücü elde etmek için türlü çarpıtmalar kaçınılmaz olacaktır. Peki, bu futbol dünyaya nereden yayılmıştır? Türkiye toprakları futbolla ne zaman tanışmıştır? Her yıl aynı kurallar aynı yöntemler ve benzer takımlarla oynanan futbol neden popülaritesini yitirmemektedir. Her şeyi tüken kapitalizm futbolu neden tüketmemektedir? Gelin hep birlikte Futbolun dünyasına bir yolculuğa çıkalım.  
Devamı

TÜRKİYE’DE ÜNİVERSİTENİN KISA TARİHİ

Kuşkusuz Türkiye’de yüksek öğretim hiç mükemmel olmadı. Buna karşın yüz yıllık tarihimizin en kötü dönemlerinden birinden geçildiği de aşikâr. Bir zamanlar Qs ve THE gibi uluslararası kamuoyunda saygıyla takip edilen metriklerde ilk yüze girdi girecek denen anlı şanlı üniversitelerimiz bugün dünyanın en iyi beş yüz üniversitesi arasına bile girememekte ve durum her geçen yıl kötüleşmektedir. Peki bu gerilemenin tek müsebbibi üniversitelerin bizatihi kendisi midir? Ülkemizin ve eğitim sistemimizin bu kan kaybındaki payı ne ola? Hadi gelin Türkiye’nin üniversite macerasına birlikte bakalım.
Devamı