3. Sınıfa gelmiş bir üniversite öğrencisinin belki de en çok korktuğu ve çekindiği şey iyi bir yerde staj bulmak, özellikle İstanbul’da yaşamayıp çok yoğun bir okulda okuyorsa, Bilkent (Bilcan’t) gibi… Bu yollardan geçen bir 3. Sınıf öğrencisi olarak bu yazımda nasıl staj bulunabileceğini dair kendi yöntemlerimden ve deneyimlerinden bahsedeceğim. Staj arayan masum bir lisans öğrencisinin bu yazımdan faydalanacağını düşünüyorum ve özellikle her yerde yazan ve konuşulan taktikleri hepimizin bildiğini varsayarak bu yazımda onlara değinmeyeceğim.

Söyleyeceğim ilk ve belki de en önemli şey: “Kendinize Müslüman olmayın.”

Yani kabul alabileceğinizi düşündüğünüz veya çok istediğiniz bir staj ilanı gördüğünüzde bunu sadece kendinize saklamayın. Eğer saklarsanız ve arkadaşlarınız da bunu sezerse haklı olarak onlar da buldukları ilanları size söylemezler ve edineceğiniz iyi kötü her mülakat deneyiminden mahrum kalmış olursunuz. Bunun yanında sosyal medyanın her geçen gün biraz daha yayılmasıyla her yerde staj ilanı görür olduk fakat bu her ne kadar iyi bir şey gibi görünse de son başvuru tarihlerini ve şirketleri takip etmesi çok zor bir hal aldı. Bu yüzden bulduğunuz ilanları arkadaşlarınızla paylaşmak süreci takip etme konusunda işinizi bir hayli kolaylaştıracaktır çünkü sizin unuttuğunuz arkadaşınız hatırlayabilir, onun unuttuğunu ise siz hatırlayabilirsiniz. İyi ve paylaşımcı bir arkadaş her zaman gereksiz dolu bir ajandadan daha faydalıdır.

Klasikleşmiş ilanlara ek olarak alternatif yollar deneyin.

Klasik ilanlardan kastım “kariyer.net” veya “LinkedIn” gibi platformlarda paylaşılan staj ilanları. Bu ilanlar herkese açık olduğu için onlarca hatta yüzlerce insan arasından seçilmek bir hayli zor olacaktır. Hatta büyük ihtimal sizin saatlerinizi ayırıp özenle hazırladığınız CV’nizi görüntülemeden direkt kendi havuzlarına alıp size “Üzülerek söylüyoruz ki” ile başlayan o can sıkıcı ve kırıcı e-maili atacaklardır. Bu klişe yoldansa LinkedIn’den o şirkette İnsan Kaynakları biriminde çalışan birini bulup kendi CV’nizi bir de ona atmanın daha mantıklı ve ilgi çekici olduğunu düşünüyorum. Bir de bu CV’yi atmadan onların şirketinde çalışmak için ne kadar istekli olduğunuzu çok kısaca belirtirseniz çok daha sıcak ve akılda kalan bir giriş yapmış olursunuz. Bu konuda bir başka tavsiyem ise bu İnsan Kaynakları uzmanını ararken kendi okulunuzdan mezun olmuş kişileri bulup onlara ulaşmanız hanenize artı puan olarak yansır çünkü mezun olunan okul her çalışan için özeldir ve aynı okuldan gelen kişilere her zaman bir yakınlık hissedilir. Bakınız: Devrecilik. Kısaca içten, ilginizi belirtecek ve edinimlerinizi gösterecek e-postayı atmaktan çekinmeyin!

Teknolojiden ve COVID’in sebep olduklarından faydalanın.

COVID her ne kadar dünyayı yerinden sarssa da iş dünyasında bazı kolaylıklara sebep oldu: uzaktan çalışmak gibi. Bundan yararlanın! LinkedIn’deki iş ilanları kısmına girip filtreleme özelliğini kullanarak istediğiniz her ülkedeki “remote” olan stajyer ilanlarına başvurabilirsiniz. Böylece CV’nize yurtdışı merkezli bir yerde staj yaptığınızı ekleyebilecek olmakla birlikte yabancı dilinizi de o şirketteki insanlarla çevrimiçi toplantılar yapıp geliştirme imkanı bulabilirsiniz.

En çok istediğiniz staja en son başvurun.

Artık neredeyse her kurumsal şirketin staja kabul alma süreçleri hemen hemen aynı: ön başvuru, kişilik testi, genel yetenek testi ve mülakat. Eminim siz de fark etmişsinizdir ki bu testleri yaptıkça sizden bekledikleri ve istedikleri edinimleri daha iyi anlıyorsunuz ve size sundukları “oyunlarda” daha iyi hale geliyorsunuz. Mülakatlarda ise her geçen gün stresiniz ve heyecanınız biraz daha azalıyor. O yüzden en çok istediğiniz şirketi ve stajı en sona bırakmanın şansınızı daha çok arttıracağını düşünüyorum çünkü diğer tüm başvurularına kıyasla kendinizi daha “hazır” hissedeceksiniz. Buna kendi deneyimimden bir örnek vereyim: Unilever’in stajlarına başvururken fark ettim ki her pozisyon için aynı oyunu veya testi gönderiyorlar. Ben de o yüzden en az istediğim pozisyonun testini ilk başta yaptım ki ne olduğunu anlayayım ve asıl istediğim pozisyonlar için daha hazır ve daha kabul edilebilir bir hale geleyim. Gerçekten de dediğim gibi oldu, dijital pazarlama stajyer pozisyonunun testinde ne kadar kötü yaptıysam asıl istediğim finans stajyerinin testinde bir o kadar iyi yaptım çünkü ne yapacağımı biliyordum ve elim oyuna bir hayli alışmıştı. Eğer başvurduğunuz şirket global bir şirketse ve dünyanın her yerinde stajyer ilanı açıyorsa pozisyon önceliklendirme yerine ülke tercihinize göre de testleri sıralayabilirsiniz. Mesela Pakistan Unilever’in genel yetenek testini Hollanda Unilever’den daha önce yapmak gibi.

Yeni girişimlere (Start-Up) göz atın.

Daha büyük ve kurumsal şirketler maalesef ki her zaman daha seçici oluyorlar çünkü herkes bu şirketlerde staj yapmak istiyor ama onların açtığı pozisyonlar bir elin parmaklarını geçmiyor. Ayrıca sizden daha önce başka bir kurumda staj yapmış olmanızı, yani daha öğrenci olsanız bile “deneyimli” olmanızı bekliyorlar. Bu durumun farkında olup her seferinde olumsuz cevap alındığında benim gibi hayal kırıklığına uğramamakta fayda var. Bu nedenle eğer ilk staj deneyiminiz olacaksa daha küçük çaplı ve yeni şirketlere bakmak, deneyim kazanmak için daha iyi bir yol olabilir çünkü genelde sermayeleri yeterli olmadığı için çok para vermeden işlerini yaptırabilecekleri birilerine ihtiyaç duyuyorlar ve burada da yardımlarına bizim gibi umutsuzca staj arayanlar koşuyor. Bir çeşit “win-win” durumu diyebiliriz. Yine kendimden bir örnek verebilirim: 2. Sınıf’ın yaz tatilinde deneyim kazanmak için bir şirkette finans alanında staj yapmak istiyordum ama tabii ki herhangi bir deneyimim olmadığı için hiçbir şirket beni ön başvuru aşamasından bile geçirmiyordu. O sırada en yakın arkadaşım İrem, ücretsiz ve uzaktan çalışabilecek stajyer arayan Belçika’da yeni kurulmuş bir danışmanlık şirketi buldu ve hepimiz ona başvurduk. Çok profesyonel olmasa da İngilizce mülakat deneyimimiz oldu ve ben orada bir aylık da olsa istediğim gibi finans alanında uzaktan bir staj yapmış oldum. Bunun yerine direkt yukarıdan başlayıp Amazon, PwC, Unilever veya P&G gibi şirketlere başvursaydım sonum muhtemelen yine hüsran olacaktı.

Bu yazımda staj ararken karşılaştığımız zorluklardan ve bunları nasıl çözebileceğimizden kendi deneyimlerimden yararlanarak kısaca bahsettim. Umarım bu zorlu ve stresli staj bulma sürecini atlatırız ve istediğimiz yerlerde ve pozisyonlarda çok keyifli, bilgilendirici stajlar yaparız. Kolay gelsin!

Leave a Reply