2021 Dünya Satranç Şampiyonluğu unvan maçı 26 Kasım-14 Aralık tarihleri arasında Dubai’de oynandı. 14 oyun üzerinden oynanan ve oyuncuların ilk 40 hamle için 2 saat, sonraki 20 hamle için 1 saat ve oyunun kalanı için de 15 dakika süresi olduğu ve 60.hamleden sonra 30 saniye eklemeli zaman kontrolünde dünya şampiyonu Magnus Carlsen ve Adaylar Turnuvası’nın galibi Ian Nepomniachtchi karşı karşıya geldi. Berabere tamamlanan ilk 5 oyunun ardından tarihe geçen 6.oyunu kazanarak sazı eline alan Carlsen, 11 maç sonunda aldığı 4 galibiyetle maçı 7.5-3.5 kazanarak unvanını korumayı başardı.
26 Kasım Cuma günü Nepomniachtchi’nin beyaz taşlarla oynadığı ilk oyunda 1.e4 hamlesine karşı geçtiğimiz unvan maçında kullandığı Sicilya Savunması’ndan vazgeçerek 1..e5 tercihinde bulunan Carlsen maçın ilk sürprizini 8.h3 Anti-Marshall varyantında 8…Aa5 hamlesiyle yaptı. e5 piyonunu feda ederek fil çifti ve inisiyatifi eline alan şampiyon, Nepo’nun oyunortasında kritik noktalarda en iyi seçenekleri bulamaması sonucu 40. hamleye yaklaşırken piyonunu da geri alıp üstünlük için oynayabileceği bir konum elde etse de adayın bulduğu at manevrasıyla oyun berabere sonuçlandı. Carlsen’in beyaz taşlarla Katalan Açılışı’nı seçtiği 2.oyunda Nepo rakibinin 8. Ae5 fikrine başarılı biçimde karşılık verdi ve Carlsen’in 17. hamledeki hatasıyla maçtaki belki de en ciddi üstünlüğünü elde etti. Doğru oyunla kalite kazanan aday, daha sonrasında Carlsen’in baskısı karşısında en doğru savunmayı bulamayınca kaliteyi geri verdi ve oyun tek kanatta 3’e 2 piyonlu bir kale finalinde berabere sonuçlandı. Nepomniachtchi İspanyol Açılışı’nda Marshall’a karşı bu kez 8.a4 hamlesini tercih ettiği 3.oyunda yine hafif bir üstünlük elde etse de şampiyon dakik hamlelerle oyunu eşitlemekte zorlanmadı ve taraflar 41. hamlede beraberlikte anlaştı.
Boş günün ardından Carlsen’in doğum gününde oynanan 4. oyunda şampiyon bu sefer 1.e4 hamlesiyle oyuna başlarken Nepo Adaylar Turnuvası’nda da kullandığı, beraberliğe yakın Petroff Savunması’nı tercih etti. Oyunda ilk yenilik yine Carlsen’den 18. Ah4 hamlesiyle gelirken aday bu yeniliğe karşı doğru savunmaları buldu ve beyazların merkez geçerine karşı siyahların a5 geçerinin bulunduğu bir konumda Carlsen oyunu daha fazla zorlamayınca maçta eşitlik devam etti. 5. oyunda bir kez daha Anti-Marshall devamyollarında 8.a4 hamlesini tercih eden Nepo yine hafif bir üstünlük yakaladı ama maçta birçok defa olduğu gibi oyun tarzına uygun şekilde hızlı ve 2800 seviyesine göre daha az derinlikle oynayınca Carlsen bir kez daha oyunu rahatça eşitledi ve 5. oyun da beraberlikle sonuçlandı. Bu noktada Nepo’nun maçta bundan sonra başına gelecekleri tahmin etseydi yakaladığı fırsatları değerlendirmek için daha çok çaba göstereceğini tahmin ediyorum.
6. oyunda beyaz taşlarla bu kez 1.d4 ile oyuna başlayan Carlsen, 2.Af3 ve ardından 3. g3 hamlesinin bulunduğu bir sistem tercih ederken rakibinin açılıştaki piyon fedasını kabul etmeyen Nepomniachtchi ardı ardına kuvvetli hamlelerle siyah taşlarla kazanca oynayabileceği bir konum elde etti. Carlsen’in süresinin de azaldığı ve kendisinin baskısını artırdığı bir konumda sonradan oldukça tartışılan 25.. Kac8 hamlesiyle vezire karşı iki kalesini veren Nepo, önce 32. hamlede kayıp konuma düşerken şampiyonun kısıtlı sürede fırsatı kaçırmasıyla bu sefer 4 hamle sonrasında doğru oyunla ağır üstün olacağı bir konum elde etti. 36..Fxb4 hamlesiyle bir piyon kazanabilecek olan aday, bu görece bariz imkanı gözden kaçırırken 40. hamleye eşit bir konumda ulaşıldı ve şampiyonun rakibine işkence edeceği saatler başladı. Rakibinin vezir+filine karşı 2 kale+atı bulunan ve siyahların şah kanadındaki piyon yapısının da zayıf olduğu bir konumda tehlikeli a3 piyonunu da alan Carlsen 60. hamleye ulaşıldığında oyunu tek kanatta piyonların olduğu bir konuma taşımayı başarmıştı. İki kalenin vezire karşı genel olarak üstün olduğu ve bu üstünlüğün geçer piyonlar olmadığında daha da arttığı düşünüldüğünde analiz motorlarının eşite yakın değerlendirmesine rağmen Carlsen’in oyunu kazanacağı yavaş yavaş belli olmaya başlamıştı. Nitekim konumunu çok uzun süre boyunca iyi savunan Nepo’nun 130. hamledeki hatasını iyi değerlendiren şampiyon, tam da kendisinin imzası olan hafif üstün oyunsonu konumlarındaki manevra yeteneğiyle 136 hamle ve 8 saat sonunda kazanarak maçta üstünlüğü yakaladı. Bu oyun aynı zamanda dünya şampiyonluğu tarihinde oynanmış en uzun oyun olarak tarihe geçti (Önceki rekor 124 hamleyle 1978 yılındaki Karpov-Korchnoi unvan maçının 5. oyununa aitti). İzleyicileri saatlerce ekran başına kilitleyen bu oyunda büyük bir emeğin karşılığını alan Carlsen’in basın toplantısında mutluluğunun ve rahatlamışlık hissinin fazlasıyla belli olduğunu söylersek sanırım yanılmış olmayız.
7. oyunda beyaz taşlarla oynayan Nepo’nun bu zor mağlubiyetten sonra nasıl bir reaksiyon vereceği merak konusuydu. Ancak önceki oyunlarda olduğu gibi İspanyol Açılışı’nı tercih eden aday, bir kez daha en yüksek seviyede beyaz taşların sağladığı hafif üstünlüğü elde etse de maçta bundan öncesinde birçok defa görülen, ama sonrasında görülmeyecek şekilde oyunu rahatça eşitleyen şampiyon, skor üstünlüğünü devam ettirdi. 8. oyunda siyahlarla 1.e4 hamlesine karşı bir kez daha Petroff Savunması’nı seçen Nepomniachtchi, Carlsen’in 10.Ve1 hamlesine karşı maç durumunun da etkisiyle vezirleri değişmek yerine roktan vazgeçen 10.. Şf8 hamlesini tercih etti. Eşit bir konumda 21..b5? hamlesiyle büyük bir hata yaparak piyon kaybeden aday, şampiyonun sonrasındaki hatasız oyunu sonrasında maçı kaybetmekten kurtulamadı ve unvanı kazanma şanslarını mucizelere bıraktı. Bu mağlubiyetin sonunda psikolojik olarak da çöktüğü her halinden belli olan Nepo, beyaz taşlarla oynadığı 9. oyunda bir farklılık yaparak kendisine daha çok kazanç şansı sağlayabilecek Reti Açılışı’nı tercih etti ancak bu sefer de 27.c5?? Hamlesiyle büyükusta seviyesinde görülmesi zor bir hata yaparak fil kaybetti ve maçta skor 3-0 oldu. 10. oyunda beyaz taşlarla Petroff Savunması’na karşı Caruana ile 2018 yılında oynadığı unvan maçının 6. oyununda tercih ettiği 4.Ad3 hamlesini oynayan Magnus, zorlanmadan aldığı beraberlikle unvanını korumaya bir adım daha yaklaştı. Burada Nepo’nun maçı kazanmaya olan inancını çoktan kaybettiğine şüphe yok, zira kendisinin uzun süre oynadığı keskin Sicilya Savunması yerine beraberliğe yatkın Petroff Açılışı’nı seçmesi onun artık maçı bir an önce bitirmek istediğini gösteriyordu. Maçın son oyunu olacak olan 11. oyunda beyaz taşlarla ilk kez İtalyan Açılışı’nı tercih eden Rus büyükusta, oyunortasında yaptığı ağır hatayla kendisini bir kez daha kayıp konumda buldu ve üstünlüğü ele geçirdikten sonra kusursuz biçimde oynayan Carlsen oyunu kazanarak 4 galibiyet ve 7 beraberlikle maçı ezici biçimde 7.5-3.5 kazandı ve unvanını 5. defa korumuş oldu.
Öncelikle Carlsen’i maç boyunca gösterdiği kusursuz performanstan dolayı tebrik ederek başlamak gerekiyor. 11 oyunun neredeyse tamamında hatasız oynayan ve kayıp tehlikesi yaşamayan şampiyon, hafif kötü olduğu durumlarla rahatça başa çıkarken yakaladığı fırsatları eksiksiz biçimde değerlendirerek unvanını rahatça korudu. Bu noktada Norveçli’nin ekibi de önemli bir tebriği hak ediyor, zira hiçbir oyunda rakibinin açılış hazırlığına düşmeyen ve her zaman yeni fikirlerle gelen taraf olan Carlsen’in arkasında 2013’ten beri tüm unvan maçlarında kendisiyle olan Heine Nielsen başta olmak üzere Fressinet, Gustaffson, Van Foreest ve maç sonrası ekibin ortaya çıkmasıyla Rusya’da büyük olay yaratan Dubov’dan oluşan takımın maçta iyi bir iş yaptığı su götürmez bir gerçek. Öte yandan, ilk oyunlarda sağlam bir görüntü sergileyen ancak tarihi 6. oyundaki mağlubiyetinden sonra psikolojik olarak dağılan ve tekrar toparlanamayan Nepomniachtchi’nin aldığı art arda mağlubiyetler ne yazık ki izleyiciler için seyir zevki oldukça düşük ve iz bırakmayacak bir unvan maçına yol açtı. Maçta kendi karakteristiği haline gelmiş şekilde hızlı oynayan ve masa başında fazla bulunmayan adayın bu noktaya gelebilse de böyle bir maç için yeterli olduğu şüphe konusuydu. Bunun yanında psikolojik olarak şampiyonluk seviyesindeki ustalara göre daha zayıf olan ve psikolojik durumunun performansını çok etkilediği bilinen Nepo, bu maçta da bu görüntüyü değiştiremedi ve kaybettiği oyundan sonra 2800 seviyesinde görülmesi zor hatalarla maça havlu atmış oldu.
Şampiyonluğunu bir kez daha koruduktan sonra geçtiğimiz günlerde bazı açıklamalar yapan Carlsen ne yazık ki unvan maçına olan ilgisini kaybettiğini ve bir sonraki maçta Alireza Firouzja’nın karşısına çıkmaması halinde maça çıkmayabileceğini belirtti. Bundan önce de birçok defa maçın formatının değişmesini ve çok sayıda hızlı oyundan oluşması gerektiğini belirten şampiyonun, maça çıkmadan unvanından vazgeçmesinin satrançseverler için üzücü ve satranç adına utanç verici olacağını düşünüyorum. Sonuç olarak, bu durumda bize de son aylarda fırtına gibi esen 18 yaşındaki yetenek Firouzja’nın Adaylar Turnuvası’nı kazanarak bir sonraki unvan maçında şampiyona rakip olmasını ümit etmek düşüyor, dünyada 2. sıraya meteor gibi yükselen genç yıldızın 1 sene sonra Carlsen’le oynayacağı bir unvan maçı uzun süredir en heyecan verici maç olacaktır.