Formula 1’de sezonun ilk 3 yarışı geride kalırken tüm yarışlarda hem yarış performansı hem de sıralama turları performansı olarak takım arkadaşı Sebastian Vettel’in bir hayli gerisinde kaldı.
Avustralya’da Vettel Hamilton’ı kovalayıp pit stratejisi sayesinde geçip yarışı kazanırken, Raikkonen ise dördüncü cepte başlayıp yarış boyunca önündeki Bottas ‘ı metrelerce arkadan takip etmekten başka bir şey yapamadı ve Vettel’in 22 saniye arkasında finish gördü. Cumartesi günü sıralama turlarında da Vettel’den tam 0.6 saniye daha yavaştı.
Çin’de güvenlik aracı çıkmasaydı belki Vettel yine Hamilton ile galibiyet mücadelesi verecekti fakat güvenlik aracıyla bozulan planlar Vettel’i Verstappen ve Raikkonen’in arkasına düşürdü. Raikkonen Verstappen’i uzun süre geçemedi ve arkasındaki Vettel’in de zaman kaybetmesine neden oldu. Vettel daha fazla dayanamayıp güzel bir atakla takım arkadaşını ve daha sonra Verstappen’i geçerek podyumun ikinci basamağını alırken Raikkonen ise Red Bullların arkasında ancak 5. Olabildi. Takım arkadaşının tam 42 saniye gerisinde finish gördü. Özellikle bu yarışta Raikkonen’in düşük performansı fanlar tarafından oldukça eleştirildi.
Bahreyn’de Vettel 3. Cepten başlayıp startta Bottas’ı ve daha sonra Hamilton’ı geçip galibiyete uzandı. Raikkonen ise ön sıralarda kıyamet koparken mücadeleden çok uzakta, takım arkadaşının 22 saniye gerisinde finish gördü.
Toplama bakıldığında Vettel 3 yarışta 2 galibiyeti var iken Fin pilot tek bir podyum başarısı bile gösteremedi. Pilotlar klasmanında Raikkonen 34 puana sahip iken Sebastian Vettel ise tam iki katı kadar puana sahip ve 68 puanla lider konumunda.
Bundan 10 sene evvel 2007 sezonunda gerilerden gelerek son yarışta şampiyonluğu kazanan Raikkonen’i izlemiş olan Formula 1 takipçileri özellikle bu sezon izledikleri Raikkonen’i tanıyamıyorlar. Keke Rosberg, Mika Hakkinen gibi kendinden önce şampiyonluk yaşamış vatandaşları gibi hırslı iken ikinci Ferrari döneminde hiç olmadığı kadar umarsız takılan ve belki de başarı odaklı olmayıp geçmiş başarılarının “ekmeğini” yemeye odaklanmış bir pilot görünümünde.
İlk 3 yarışı geride bıraktıktan sonra yapılan bir röportajda Vettel’in galibiyetlerinin kendisini başarıya acıktırıp acıktırmadığı sorulduğunda Fin pilot “Neden onun başarıları beni acıktırsın ki? Ben takım için mutluyum. Şu an olmak istediğimiz yerdeyiz” diyerek aslında bireysel hiçbir hırsının olmadığını göstermiş oldu. Hatta onu sadece takım puanı için çalışan sıradan bir ikinci pilot gibi görebiliriz bu söylemini baz alarak.
Sezon sonunda 38 yaşını dolduracak olan Fin pilot bana kalırsa bu performansıyla Ferrari koltuğunu hak etmiyor. Sözleşmesinin son yılını geçirdiğini de düşünürsek hem takım hem de fanları emekliliğini isteyecektir. Çünkü o kırmızı tulumu giyen herhangi bir pilotun bu kadar hırssız bir tavır sergilemesi kabul edilebilir bir şey değil.