Transfer Raporu: Galatasaray

Son yazımızda belirttiğimiz üzere Sarı-Kırmızılı camia beklenildiği gibi transferde aktif, hem de çok aktif bir dönem yaşıyor. Neredeyse her mevki için gelecek ve gidecek isimler havada uçuşuyor; bazıları kesinleşiyor, bazıları ise hala bekleme aşamasında. Gelin hep birlikte yeni sezonun hemen başında Cimbom’un güncel transfer raporuna bir göz atalım.

Marcao ve Nelsson’un Avrupa’da gösterdikleri güzel performanslarla teklifler alması doğal.

Öncelikle giden ve gitmesi konuşulan oyuncularla başlayalım. Herkesin malumu olduğu üzere defansın belkemiği olarak nitelendirilen Marcao, satın alındığı fiyatın yaklaşık 3 katına Sevilla’nın yolunu tuttu. Aynı takım şimdi de Danimarkalı stoper Victor Nelsson için teklif sundu ve pazarlıklar devam ediyor. Bunlardan farklı olarak sağ bek Sacha Boey ve menajerlik şirketi ile yaşanan yakışıksız durumun ardından oyuncunun herhangi bir şekilde Galatasaray forması giymesi çok zor. Ayrıca Alpaslan Öztürk, Semih Kaya ve Valentine Ozornwafor gibi savunma oyuncularının da Florya’dan ayrıldığını belirtmek gerek. Kasımpaşa’dan gelen kaleci Fatih Öztürk ve ön libero Aytaç Kara ile sözleşme uzatılmazken, Iñaki Peña Barcelona’ya geri döndü. Devre arasında kiralanan Güney Amerikalı orta saha Erick Pulgar İtalya’ya dönüyor, Galatasaray altyapısı çıkışlı Bartuğ Elmaz ise bonservis bedeli olmaksızın Marsilya’ya gidiyor. Uzun senelerin ardından Mbaye Diagne ile yollar kesin olarak ayrıldı ve Ryan Babel de Galatasaray’dan bonservisini aldı. Mostafa Mohamed ise önce Zamalek’ten bonservisi alınarak kadroya katıldı, sonra da satış opsiyonlu bir şekilde -hep gönlünde olduğu gibi- Fransa’ya uğurlandı, kendisi yeni sezonda Ligue 1 ekibi FC Nantes forması giyecek. 2 şampiyonluk gören ekipten Sofiane Feghouli de Cimbom’dan ayrıldı ve takım, çok konuşulan iskelet değişikliği için gerçekten hazır hale geldi.

Bir çağı açmak için bir çağı da kapatmak lazım derler, öyle değil mi?

Peki kimler geldi? İlk olarak kaleye bakalım, zira kiradan dönen Okan Kocuk artık ilk 11’de daha fazla forma bulacaktır. Hatırlanacağı gibi, kendisi Peña gelmeden önce Galatasaray yönetimi tarafından Giresunspor’dan geri istenmişti lakin anlaşma sağlanamamıştı. Muslera’nın olası sakatlıkları ve Ziraat Türkiye Kupası maçları göz önüne alındığında Okan, planlandığı gibi Galatasaray’da yerli kaleci olarak bayrağı devralmaya doğru adım adım ilerliyor. Devam edecek gibi görünen yabancı oyuncu sınırı da düşünüldüğünde bu önemli bir nokta diyebiliriz. Sırayla diğer oyunculara geçmek gerekirse, defansta yeni bir isim kadroya katıldı: Abdülkerim Bardakçı. Önce Beşiktaş, sonra Fenerbahçe’nin gündeminde olan stoper Konyaspor ile Galatasaray’ın anlaşmasına hayır demedi ve İstanbul’un yolunu tuttu. Her ne kadar yerli bir savunma oyuncusu lig için mantıklı bir karar olarak gözükse de, verilen bonservis bedelinin karşılığı tam olarak alınabilecek mi – bunu bize zaman gösterecek. Ayrıca Lyon’dan alınan Leo Dubois ve Altay’dan benzer bir transfer düellosu ile kadroya katılan Kazımcan Karataş’ın da sağ ve sol bek için önemli katkılar sağlaması bekleniyor, Omar Elabdellaoui’nin geri dönüşü ve Patrick van Aanholt’un ortalama performansı ile bu pozisyonlarda rekabet olması muhtemel. Suudi Arabistan’daki kiralık dönemini tamamlayan Christian Luyindama ise takım planlarında yer almakta, ancak transfer sezonu bitene dek neler olacağını tahmin etmek güç. Bunlara ek olarak sağ bek pozisyonunda oynayabilen Oğulcan Çağlayan ve sol bek Emre Taşdemir de kiradan döndüler. Yine kiradan dönen yerli bir isim olarak rotasyonda olacak Emin Bayram ve diğer Galatasaray akademisi oyuncuları da kendi gelişimlerini göstermek için elinden geleni yapacaktır.

Taraftar takımın geleceği olan bu çocuklara sonuna dek sahip çıkmak zorunda.

En önemli isimler ise sona saklanmalı. Yunus Akgün daha Florya’ya dönmeden Montella’nın Adana Demirspor’unda gösterdiği üstün performans ile Stefan Kuntz tarafından Milli Takım’a çağrılmıştı, şu an ise Galatasaray’ın ilk 11’inde değişmez bir yere sahip. Kerem Aktürkoğlu’nun tam tersi kanat ve ayak kombinasyonuna sahip, benzer yetenek setiyle birbirini tamamlayacak Yunus’un diğer kanatta yer alması ilk 11 için sadece 1 yerli oyuncu daha gerektiği anlamına geliyor ki bu da büyük kolaylık. Onlara ek olarak Alanyaspor’daki kiralık dönemini tamamlayan Emre Akbaba da oldukça formda, klişe tabirle teknik ekibin yüzünü güldüren isimler arasında diyebiliriz. İlk transferlerden olan, kallavi -ve bence gerekenden uzun süreli- bir kontrat ile kadroya katılan merkez orta saha oyuncusu Sergio Oliveira’dan büyük beklentiler var. Yakın zaman içerisinde AZ Alkmaar’dan alınan Fredrik Midtsjö ise Oliveira ile iyi bir tandem oluşturur mu, henüz kestirmek zor. Kafa topları bakımından nazaran zayıf bir orta saha kurgusuna sahip olan Galatasaray’da alınan en önemli oyuncu ise bu konuda mahir bir isim denebilir: Haris Seferovic.

Seferovic aslında Gomis’in ilk dönemi gibi, yılın transferi olmaya aday bir isim.

Benfica’dan kiralık olarak kadroya katılan İsviçre Milli Takımı forveti Seferovic kanımca çok mantıklı ve oldukça kelepir bir transfer. Cazip satın alma opsiyonu ile 1 senelik deneme süresinin ardından sakatlık sorunu yaşamayıp istikrarlı bir performans sergilemesi halinde Galatasaray’ın as golcüsü olacaktır. Bu darlık ve ekonomik zorlukta, Şampiyonlar Ligi seviyesi için bile yeterli bir santraforun kadroya katılacak olması gerçekten güzel bir hamle diyebiliriz. Hazırlık maçlarında gösterdiği oyun anlayışı, performans ve attığı gollerle asistleri düşünüldüğünde şimdilik her şey yolunda gibi; bakalım sezon sonuna dek böyle devam edecek mi?

Bu büyük orkestranın yönetimine bir de şef gerek elbet.

Son olarak ligde maçlar başlasa da transfer sezonunun bir müddet daha devam edecek, bu da Galatasaray’ın hala kadrosunun tam olarak belli olmadığı anlamına geliyor. Özellikle bonservisi elinde olan tanıdık Belçikalı Denayer, Arsenal’den Uruguaylı ön libero Lucas Torreira ve transferi uzadıkça uzayan Evander isimleri bu yazı kaleme alınırken hala kesinleşmiş değil. Yine de, ilk 11’de 8 yeni isim bulunan (yeni transfer veya kiralık dönüşü) Cimbom’da tahmin edildiği gibi oyun anlayışı ve kurguyu doğru bir şekilde yerleştirmek stratejik bir öneme sahip. Burada ise yeni teknik adam Okan Buruk’a büyük, çok büyük bir görev düşüyor. Bakalım genç teknik adam hazırlık maçlarındaki gibi lig serüveninde de işleri olumlu yönde ters yüz edebilecek mi, yapılan yatırımları şampiyonluğa dönüştürebilecek mi?

*Kapak fotoğrafı ve diğer resimler trtspor.com.tr adresinden alınmıştır.

Leave a Reply