New York Knicks, 1994 yılından sonra ilk kez Atlantik Grubu’nu ilk sırada tamamlıyor. Daha önemlisi, 13 maç üst üste kazanarak playofflara son derece formda yaklaşıyorlar. Pazar akşamı Oklahoma City’yi de yendikten sonra, üst üste kazandıkları bu 13 maçın verdiği güven ve yakalanan bu pozitif havayla sırasıyla kalan Chicago, Cleveland, Indiana, Charlotte, Atlanta maçlarını da kazanarak playoffa “peak” yapmış bir moral-motivasyonla girmeleri anormal bir beklenti olmayacaktır. 3. Sıradaki Indiana Pacers’la aralarında 2.5 maçlık bir fark var, ki yalnızca 5 maç kala bu denli formda bir takım, bu saatten sonra 2.liği kaptırmayacaktır. Bu 13 maçlık galibiyet serisinden önce Knicks’in 6. Ve 7. Sıradaki takımlarla arasında 2-3 maçlık güven vermeyen bir fark vardı, ancak bu seriyle, Indiana dışındaki diğer tüm takımlar dikiz aynasından bakınca oldukça geride kaldı. New York Knicks bu galibiyet serisine ulaşırken, önce J.R. Smith,29.8 sayı, 7 ribaund ve 1.5 top çalmalık istatistikleriyle, bir sonraki hafta Carmelo Anthony, %61.8 lik muazzam saha içi isabet oranıyla 4 maçta ortalama 41.8 sayı ve 8.3 ribaund ile Doğu Konferansı’nda haftanın oyuncuları seçildiler. Anthony, Miami galibiyetinde potalara gönderdiği 50 sayı ile kariyer rekorunu egale etmiş oldu. Ayrıca bu galibiyet serisinde 3 maç üst üste 40 sayı barajını geçerek Bernard King’in 1984’teki performansından sonra Knicks franchise ında bunu gerçekleştiren ilk oyuncu oldu. O 3 maçtan sonra da Oklahoma’ya ve son olarak dün kazandıkları maçta Washington’a karşı 36’şar sayı atarak sayı krallığında Kevin Durant’i geçerek ilk sıraya yerleşti. Playoff a çok büyük olasılıkla 2. Sıradan girecekler ve eğer playofflar bugün başlasaydı karşılarında 7.sıradan Boston Celtics gelecekti. Ancak playofflarda Kevin Garnett ve Paul Pierce gibi oldukça tecrübeli isimlere sahip Boston Celtics yerine düzensiz ve günü gününü tutmayan performanslar sergileyen Atlanta Hawks’ı tercih edeceklerinden emin olabiliriz. 1.5 maçlık fark var ve 6.-7. Sıradaki bu takımların yer değiştirmesi Knicks’in epey lehine gerçekleşecek bir durum olarak gözüküyor.
Knicks konuşmuşken yaşlı kurt Kenyon Martin’den söz etmemek olmaz. 23 Şubat’ta Knicks onunla uzun rotasyonunda kadro derinliği oluşturmak üzere 10 günlük bir kontrat imzaladı. Daha sonra onun savunmadaki katkısı ve Amar’e Stoudemire’ın sezon bitiren sakatlığa maruz kalması üzerine 2 tane 10 günlük 10 kontrat sonrası, Knicks onunla sezon sonuna kadar anlaştı. Sene başında hiçbir takımın yüzüne bakmadığı, yaşı 35 e ermiş bir oyuncu birdenbire Knicks’te ilk başladı ve sürpriz ama sevindirici katkılar verdi. Tyson Chandler’ın sakat olduğu dönemde pivot olarak ilk 5 başladı. Playoff tecrübesi de göz önüne alınırsa Knicks’ın free agent oyunculardan kadrosuna iyi bir takviye yaptığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Batı’da İşler Kızıştı
Doğu Konferansı’nda playoffa gidecek 8 takım uzun zamandır belliydi zaten. Ancak Batı Konferansı’nda Utah Jazz ve Los Angeles Lakers’ın son sıra için kıyasıya yarıştığını görüyoruz. Bu gidişle kazanan fotofinişle belirlenecek. Sene başında kurduğu müthiş kadroyla Miami’ye kök söktürür dedirten ancak normal sezonda karizması epey çizilen, senelerce Los Angeles’ın esas oğlanı olduktan sonra bu sene Los Angeles Clippers tarafından pabucu dama atılan,son düzlüğe girilirken playoff trenine yetişmek için son sürat koşan Los Angeles Lakers son 4 karşılaşmasında Portland, Golden State, San Antonio ve Houston’la karşılacak. Bu 4 maçta oldukça zor, zira bu takımların hepsi playoff yapacak takımlar olarak gözüküyor, durum itibariyle Lakers’tan yukarıda derecelere sahipler. Utah Jazz, dün Oklahoma’ya kaybettikten sonra Lakers’ın yarım maç gerisine düştü, fakat onların kalan 3 maçı Lakers’ınkilerle kıyaslandığı zaman gayet kolay maçlar: 2 maç Minnesota’yla ve son maç Memphis Grizzlies ile. Sonuçta Kobe çıkıp gemisini tek başına kurtarabilir bu da bir ihtimal ancak, Utah Jazz fikstür avantajıyla 8. Sırada olmak için daha avantajlı gözüküyor. Şunu da belirtelim, iki takım aynı dereceye sahip olduğu takdirde Utah Jazz playofflara kalacak, çünkü tie-break onların elinde.(Sene içindeki maçlarda Lakers’a üstünlük kurduğundan)
Bitime 4-5 maç kala diğer pozisyonlardaki belirsizlikler de sürüyor. Spurs ve Thunder ilk sırayı garantilediler, ancak 1. Olacak takım henüz belli değil, son nefese kadar bir yarış sürecek gibi görünüyor. Los Angeles Clippers, kendi grubunu 1. Sırada bitirmeyi garantilediğinden, Memphis’ten daha az galibiyet almasına karşın 4. Sırada, Grizzlies’ten bir üst sırada yer alıyor. Denver Nuggets, play-off öncesi Danilo Gallinari’yi kaybetti, play-off ta ondan yararlanamayacaklar ve büyük ihtimalle 3. Sıradan playoff yapacaklar. 5. Sıradaki Memphis’le aralarında kapatılamayacak maç farkı bulunan Golden State ve Houston 6. ve 7. Sıralardan playoff yapacaklar ancak bu noktada kimin sezonu daha üst sırada bitireceği değil, kimin kendisine göre daha uygun bir rakiple eşleşeceği önemli. Bu açıdan bakacak olursak bu 2 takımda, her ne kadar Denver’ın 2. Sıraya yükselmesi zor olsa da öyle bir durum gerçekleşirse 7. Sırada olmak isteyecekleri çok açık. Denver’la eşleşme şansı göz önüne alınırsa, Spurs ve Thunder gibi takımlarla eşleşmek kabus gibi sayılabilir.