1977’de Nazilli’de dünyaya gelen Görkem Yeltan oyuncu olmasının yanı sıra çocuk öykü ve şarkı sözü yazarı.
Bu söyleşimizin konuğu Görkem Yeltan. Sanatın birçok dalında emeği var. Dizilerin ve en iyi kadın oyuncu ödülünü de kazandığı filmlerin yanında tiyatro oyunculuğundan; kitap, gazete köşesi, şarkı sözü yazarlığına hepsinde onu görmek mümkün. O yazıyor, okuyor, oynuyor… Hep keşfediyor ve hiç yorulmuyor. 15. çocuk kitabını çıkartmaya hazırlanan Yeltan, “Hayal dünyamdakilerin gerçek olduğu konusunda size garanti verebilirim.” diyor.
GazeteBilkent: 90lı yıllarda oyuncu olarak çıktınız karşımıza. Kara Melek, Yılan Hikâyesi gibi birçok dizide izledik sizi. Setler, rol arkadaşlarınız, oynadığınız karakterler, seyirciler, aldığınız yorumlar… Nasıl yıllardı, en çok ya da ilk önce neler geliyor aklınıza o zamanları düşündüğünüzde? Şimdinin dizileriyle farklar var mıydı?
Yeltan: 1993 oyunculuğa başladığım seneydi. Tiyatro ve dizi oyunculuğunun iç içe yürüdüğü zor yıllar benim için. Dizi setleri, hayatın yalnızca kendi etrafında döndüğünü düşünüyorlardı o zamanlar. Akşam oyununuzun olması bazılarını pek de fazla ilgilendirmiyordu. Yaşım küçük olduğundan bu meseleye önem verilmesi konusunda zorlandığım yıllardı. Oyundan bir saat önce tiyatroda olamazsam korkusu… Bir de konservatuar hayatı eklendi üstüne.
Bugünkü kadar çok dizi yoktu. Oynadığınız dizi, hele bir de o dönemin fazlaca izlenen dizisiyse en önemli milli maçın izlenme oranını rahatlıkla geçebiliyordu. Dolayısıyla dizide oynadığınız karakterle kendinizin yapışmış olma ihtimali çok yüksekti.
GazeteBilkent: Sizi en son, ödül kazandığınız Eylül filmindeki başarılı oyunculuğunuzla izledik. 2014’te sinema, dizi ya da tiyatroda sizi görebilecek miyiz?
Yeltan: İyi bir proje içinde olmayı isterim elbette. Oyunculuk her daim yapmak istediğim ve çok sevdiğim bir iş. Tıpkı yazarlık gibi işim!
GazeteBilkent: Sizin için bu yılın en unutulmaz filmi neydi?
Yeltan: Özür Dilerim ve Yozgat Blues bu yılın en unutulmaz filmleri oldu benim için. Yönetmenlerimin ikinci filmleriydi ve beni bir hayli heyecanlandırdılar.
GazeteBilkent: Mehmet Güreli’nin “İplerin Kopuşu” albümündeki şarkı sözleri size ait. Hala şarkı sözü yazıyor musunuz? Bunun dışında, sözlerinden çok etkilendiğiniz ve sıkça dinlediğiniz bir şarkıyı bizimle paylaşır mısınız?
Yeltan: Mehmet Güreli’nin ‘Odamda Yolculuk’ ve ‘İplerin Kopuşu’ isimli albümlerindeki sözlerini yazdığımda farklı bir tecrübe yaşamıştım. Parçaların üzerine söz yazıyordum ve bu benim için çok yeni bir şeydi. Odamda Yolculuk’tan önce ilk çocuk kitabım yayımlanmıştı. Kitaplarda aklıma eseni uydurabiliyor, albümlerdeyse parçanın duygusu ve ölçüsüne göre uydurma yöntemine gidiyordum. Kendime göre bir metot belirlemiştim ve o metot hala işliyor çalışmalarımda. Güreli ile çalıştığımız yeni parçalar için de bu metodu kullanıyorum şimdi, Yalçın Akyıldız ile çalıştığımız müzikal parçalarımızda da.
Sıkça dinlediğim parçalara gelince… O kadar çok değişiyor ki onlar, bazen de hiç beklemediğim bir anda tekrar çalıveriyorlar kapımı. Genelde o dönem öğrenmeye çalıştığım dil de etkili oluyor elbette bu sıklığın belirlenmesinde.
GazeteBilkent: Bazı çocuk kitaplarınızı ünlülerin sesinden de dinlemiştik. Tekrar çocuk albümü yapmayı düşünüyor musunuz?
Yeltan: On beşinci çocuk kitabım yayımlanacak. Kitabım şu anda çizim aşamasında. Ben ismini ‘Bez Ayakkabılılar’ koydum. Her kitabımı albüm, film, çizgi film olarak hayal edebiliyorum esasında ama nasıl bir kaderleri olacak henüz bilemiyorum.
GazeteBilkent: Çocukken de masallar yazar mıydınız?
Yeltan: Evet, babamla masal uydurma oyunu oynardık ki, bence, benim çocuk kitabına yönelmemin altında bu oyunlar yatıyor.
GazeteBilkent: Yaratıcılığınızı kaybetmemek için özellikle yaptığınız şeyler var mı?
Yeltan: Üretmek için bolca tüketenlerdenim. Okumak, yazmak, izlemek, görmek gibi harika tüketimler hepimizi olduğu gibi beni de besliyorlar.
Mehmet Güreli’nin ‘Odamda Yolculuk’ ve ‘İplerin Kopuşu’ isimli albümlerindeki şarkı sözleri Yeltan’a ait.
GazeteBilkent: İlham perisine inanır mısınız? Aranızdaki ilişkiyi biraz anlatır mısınız?
Yeltan: Görmedim ben İlham Perisini. Görseydim iki çift laf etmeyi ne de çok isterdim esasında.
GazeteBilkent: Hayal gücü olmadan olmaz. Sizce hayaller ne kadar gerçektir?
Yeltan: Hayal gücü olmadan elbette olmaz. Her şey tatsız tuzsuz kalır hayal dünyası olmadığında. Hayal dünyamdakilerin gerçek olduğu konusunda size garanti verebilirim. Ben onları görüyorum, onlarla konuşuyorum, onları konuşturuyorum. O karakterler ve hikayeler benim için varlar. Hayaller konusu ise biraz daha karışık. Onların kimi olabilir kimiyse ne yazık ki hemen var olamazlar. Barış, çocukların haklarına dünyanın her yerinde kavuşması gibi hayallerim var benim örneğin. Bunlar yoklar ama bir gün var olacaklarına dair ümidimi yitirirsem de hayal dünyam yok olur.
GazeteBilkent: Size göre çocuk edebiyatında en başarılı ülke hangisi? Yetişkin edebiyatıyla karşılaştırdığımızda farklı cevaplar geliyor mu aklınıza?
Yeltan: Çok başarılı ülkeler ve benim beslendiğim yerler ve hikayeler var elbette. Çocuk edebiyatına değer veren ülkeler de var bizimkinin aksine. Edebiyatı ile çocuk edebiyatını ayrı yerlerde görmeyen ülkeler bunlar.
GazeteBilkent: Şu sıralar üstünde çalıştığınız bir çocuk kitabı var mı? Ne zaman okuyabiliriz?
Yeltan: Bez Ayakkabılılar, Brüksel’de yazdığım son çocuk romanım. Şu an çizim aşamasında. Çizimler geldikçe çok heyecanlanıyorum ve şu anda neyin hemencecik olmasını istiyorsunuz diye sorarsanız, Bez Ayakkabılılar’ı elimde kitap olarak tutmak istiyorum. Bu kitabın gitmesi gereken bir yol da var elbette. Çizimleri tamamlanacak, kapağı tasarlanacak… En geç 2014 yılı olacak bu kitabımın çıkışı.
GazeteBilkent: Çalışmadığınız anlarda sizi ne dinlendirir? Huzur bulduğunuz bir yer, hobi olarak ilgilendiğiniz bir uğraş…
Yeltan: Uğraştığım her şey beni çalışmalarıma hazırlayan süreçler diye görürüm ben. Yorulmuyorum ki dinleneyim… İnsan böylesi zevk aldığı işlerde nasıl yorulabilir ki…
GazeteBilkent: Gazete Bilkent olarak röportaj ricamızı kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz, çok keyifli bir röportaj oldu.
Yeltan: Ben teşekkür ederim.
Görkem Yeltan’ın yeni çocuk romanı “Bez Ayakkabılılar” yakın zamanda raflarda yerini alacak.
