Bir ülke düşünün. Bu ülke öyle bir ülke olsun ki, Avrupa’nın en gelişmiş ülkelerinden birinde, sosyal demokrasi ve refahın en iyi örneklerinin verildiği bir yerde, Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da olsun. Kimsecikler de bundan haberdar olmamış olsun.
Bu ülkenin üç kuralı olsun. Ve belki de bu üç kuralını sembolize eden de üç noktalı bir Galatasaray bayrağı olsun. Bu üç kuralı; insanlara saygı duymak, fotoğraf çekmemek ve ülke sınırları içerisinde koşmamak olsun.
Hadi bari ülkenin ismi de Christiania olsun.
İnsanın duyunca, okuyup öğrenince gerçekten hayretler içerisinde kaldığı bir bölge Christiania. Kopenhag’da şehrin ortasında bambaşka bir yaşam alanı. Kendilerini EU yani Avrupa birliği vatandaşı olarak görmedikleri için alanın dış kapısında şimdi “EU” bölgesine giriyorsunuz yazıyor.
Bu şehrin /alanın /ülkenin /özgür ülkenin dalgalarla dolu serüveni 1971 yılında başlıyor. 1971 yılına kadar hep kışla olarak kullanılan bu alan, 2. Dünya Savaşı’nın ardından kışlaların eskiye nazaran kullanılmamaya başlamasıyla beraber artık pek kullanılmaz hale geliyor. Hemen kuzeyinde bulunan Holmen’deki Deniz ordusundan ötürü ise, 1990’lı yıllara kadar nadiren dahi olsa kullanılan bir bölge oluyor. Bunu fırsat bilen, özellikle NATO karşıtı olan aktivistler, zamanla işlevsiz hale gelmiş bu mekânı evleri haline getirmeye başlıyorlar.
Silah depolarından, bahçelerinde rengârenk çiçekler olan evlere…
İnsanların kardeşlik dostluk içinde komünal bir toplumda yaşamalarının mümkün olabileceğini kanıtlamaya çalışan Christiania halkının eski bir kışla alanını seçmesinin de önemli bir yeri vardır. Savaşmak yerine herkese kucağını açmanın çok daha kolay olacağını kanıtlamak Christiania halkının tek politikası.
Peki burasının hiç mi kuralları yok ?
Christiania yaklaşık olarak günde 10.000 kişi ağırlasa da orada sürekli ikamet eden yaklaşık 650 yetişkin ve 200 çocuk yaşamakta. Bin kişiden daha az sayıları olan alanda 14 parçaya ayrılmakta. Bu 14 bölge kendi kendilerine geçinip kendi kurallarını belirliyorlar, anlaşmazlıklarını kendi aralarında çözümlüyorlar; fakat yine de çözemedikleri durumlar olursa Christiania’nın genel toplantılarında bu sorunu bir üst merciye taşıyorlar. Bugüne kadar karşılaşılan hiçbir sorunun çözülemediği olmamıştır. İç işlerini dostluk içerisinde halleden Christiania halkı, dış işlerinde is Danimarka’ya bağlı. Özgürlüklerini ilân ettikleri günden beri ne Avrupa birliğini ne de Danimarka hükumetini ciddiye alıyor ve onu benimsiyorlar.
Danimarkalı birçok insanın bu bölgede yaşadığı gibi aynı zamanda dünyanın dört bir yanından gelen insanlar var bu bölgede. Özellikle rasta saçlı, güney Amerikalı çok fazla insan bulunuyor. Yine uzak doğudan gelmiş insanları görmekte mümkün. Danimarka’nın dünyanın en pahalı ülkelerinden biri olduğu düşünülecek olursa, Kopenhag’ın tam ortasında, böylesine bir yerde eğlenceli ve gayrimenkul açısından ucuz bir yer Christiania. Dolayısıyla da bugün sadece politik düşüncesinden ötürü orada yaşamayı seçmiş değil, aynı zamanda içinde bulunduğu ekonomik durumdan ötürü de orada yaşayan insanlar mevcut.
Danimarka hükumeti değiştikçe, Christiania üzerine de farklı politikalar gelişiyor. Örneğin kendi kreşlerini, sosyal tesislerini, atölyelerini kuran Christiania halkının en büyük sıkıntısı elektrik, su ve doğalgazdır. Değişen her Danimarka hükumeti bu ana ihtiyaçları Christiania halkına sağlamakla ilgili farklı politikalar gütmüştür. Örneğin şu an günümüzde Christiania’ya elektrik ve su sağlanırken, doğalgaz verilmiyor. Aynı zamanda, iç işlerinde bağımsız olduğu için, polis de bu bölgeye giremiyor.
[box_dark]Green Light District[/box_dark]
Bu bölgenin en büyük avantajı ve aynı zamanda dezavantajı ise hafif dozda satılan uyuşturucular; kısa ve net biçimde ot. “Green Light District” diye adlandırılan sokakta yaklaşık 15-20 adet ot satan mekan bulunmakta. Otun yaklaşık 50 danimarka kronu olduğu, yani 20 lira olduğu düşünülecek olursa, bu kadar ucuz ot satılan bir mekân, hem turistler açısından ilgi çekici bir mekan haline gelirken, aynı zamanda da otun yaygınlaşması açısından bir tehdit unsuru oluşturuyor. Şahsen kendi gözlerimle inceleme fırsatı bulduğum mekânda, kafası dumanlı köpeklere dahi rastladım. Fakat Christiania, “Say no to hard drugs [Sert uyuşturuculara hayır de ]” sloganlarıyla, ot içmenin bir sakıncasının olmayacağını, asıl ağır uyuşturucuya başlanmaması için ot içilmesi gerektiğini düşünüyorlar. Koşmanın yasak olmasının sebebi ise, koşmanın polislerin geldiğini bildirmek için kullanılan bir uyarı yöntemi olması.
Artıları ve eksileri her ne olursa olsun, dünyanın en mutlu insanlarının yaşadığı ülke olarak seçilen Danimarka’da alternatif bir yaşam sürmek mümkün. Belki o insanların Danimarka’nın diğer bölgelerindeki insanlardan, mutluluk anlayışlarından farklıdır. Ya da kim bilir kendisinden farklı düşünen insanları bünyesinde barındırabilecek kadar insanına değer veren bir ülke olduğu için Danimarka dünyanın en mutlu insanların yaşadığı ülke olabilmiştir. Bunun cevabı her ne olursa olsun, Lennon’u haklı çıkartan bir ülkenin varlığı mümkün kılınmış.
[pullquote_left]
Imagine theres no heaven
Cennetin olmadığını hayal et
Its easy if you try
Eğer denersen bu kolay
No hell below us
Altımızda cehennem yok
Above us only sky
Üstümüzdeyse sadece gökyüzü var
Imagine all the people
Hayal et bütün insanların
living for today…
bu gün için yaşadığını…
Imagine theres no countries
Hiç ülke olmadığını hayal et
It isnt hard to do
Bunu yapmak zor değil
Nothing to kill or die for
Öldürecek ve uğruna ölecek bir şey yok
No religion too
Ve din de yok
Imagine all the people
Hayal et bütün insanların
living life in peace…
hayatı barış içinde yaşadığını
Imagine no possesions
Mülkiyetin olmadığını hayal et
I wonder if you can
Yapabilir misin merak ediyorum
No need for greed or hunger
Hırsa ve açgözlülüğe gerek yok
A brotherhood of man
İnsanların kardeşliği
Imagine all the people
Hayat et bütün insanların
Sharing all the world…
Tüm dünyayı paylaştığını
You may say Im a dreamer
Benim bir hayalci olduğumu söyleyebilirsin
but Im not the only one
ama tek ben değilim
I hope some day youll join us
Umarım bir gün sen de bize katılırsın
And the world will live as one
Ve dünya yekvücut olarak yaşar
[/pullquote_left]
KAYNAKÇA
http://www.christiania.org/info/pages-in-english
http://www.visitcopenhagen.com/copenhagen/sightseeing/alternative-christiania
ismail
İnsan insanın kurdudur derler.bir başka yaşam mümkün fakat çok zor.aşmış üstinsan olmak bizleri korkutuyor