UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda Beşiktaş Belçika temsilcisi Club Brugge ile karşılaştı. Karakartal deplasmanda 2-1 mağlup oldu ve tur şansı İstanbul’a kaldı.
Maçın başlama düdüğüyle tribünler gerildi ancak sahada sakin bir oyun vardı. Tolgay, Oğuzhan ve Veli topu forvet hattına taşımakta zorlansa da Beşiktaş oyun üstünlüğünü elinde tuttu. Duran toplardaki başarısıyla bilinen Brugge sağ kanattan gelen köşe vuruşuyla topu ağlara yollasa da Ersan’a yapılan faul nedeniyle gol iptal edildi. Ardından Beşiktaş’ın kazandığı köşe vuruşunda gole çok yaklaşılsa da Necip topu ağlara gönderemedi. İlk yarı pozisyon açısından oldukça kısır geçti ve iki takım da birbirine üstünlük sağlayamadı.
İkinci yarı Beşiktaş maça özlediğimiz karakartal gibi çıktı. İkinci yarının ilk dakikalarında Gökhan Töre “muhteşem sol ayağıyla” topu ağlara gönderdi. Gol sonrası Beşiktaş üstünlüğü tam anlamıyla ele geçirdi ancak bu uzun sürmedi. Dakika 60 olduğunda Demba Ba pas vermek yerine kaleye gitmeye çalışınca çok net bir gol şansını kaçıran Beşiktaş için işler bu noktadan sonra kötü gitmeye başladı. Kenardan gelen oyuncularla baskıyı arttıran Brugge oyun üstünlüğünü ele geçirdi. Özellikle Gedoz ile tehlikeli olan Belçika temsilcisi De Sutter’in 62. dakikadaki kritik dokunuşuyla golü buldu ve skor 1-1 oldu. Uzun toplardaki başarısı ve kontrollü oyunuyla Brugge bu golden sonra baskıyı iyice arttırdı. Dakika 78 olduğunda korkulan oldu ve Serdar Kurtuluş’un basit hatasıyla hakem penaltı noktasını gösterdi. Refaelov topu ağlara gönderdi ve skor 2-1 oldu. İkinci golle birlikte Beşiktaş iyice dağıldı. Cenk’in kalesinden çıkarak yaptığı büyük hatayı Ersan telafi etti ve Beşiktaş üçüncü golün eşiğinden döndü. Maçın son dakikalarında Beşiktaş pozisyonlar bulsa da beraberliği sağlayamadı ve Club Brugge’e 2-1 mağlup oldu.
Maçın başında Beşiktaş’tan korkan bir Brugge izledik. Brugge oldukça basit ve sade oynadı, herkes kendine verilen görevi üstüne eklemeden yerine getirdi. Beşiktaş’ın da kötü oyunu eklenince galibiyeti elde etti. Beşiktaş’ın oynadığı oyunda bana kalırsa büyük bir ciddiyetsizlik vardı. Liverpool’u eledikten sonra takımda iplerin gevşediği aşikar. Atiba ve Sosa’nın eksikliğinin takımı etkilediğini de açıkça görebiliyoruz. Sosa son bir aydır düşük performans gösterse de Oğuzhan sahadayken gözler ister istemez Sosa’yı arıyor. Brugge karşısında tam toparlanmışken Bilic’in Oğuzhan’ı oyundan alması da tartışılabilecek bir durum. Olcay’ın haftalardır devam eden formsuzluğu ve düşük pas yüzdesi Brugge karşısında da devam etti. Benim görüşüme göre; ilk değişiklik olarak Olcay çıksaydı ve Kerim oyuna daha erken dahil olabilseydi skor değişebilirdi. Evinde hiç mağlup olmamış Brugge karşısında 2-1’lik skor elbette ki kötü değil. Gönül isterdi ki; Olimpiyat’ta avantajlı olalım ancak turu geçeceğimize inancım tam. Umuyorum ki Beşiktaş Olimpiyat’ta 70 binden fazla taraftarıyla birlikte çeyrek finale adını yazdıracaktır. Taraftar Varşova diye bağırıyor!
Road to Warsaw!