YazarSetenay Kaya

Dans Ediyor Bir Hane

Bu kadar az sayfada, bu denli az karakter ve bu derece durağan bir kurmaca nasıl bu kadar akıcı olabilir? Tanımadığınız, görmediğiniz bir evin zaman içerisindeki değişimler size ne kadar anlamlı gelebilir? Evlerde odalar, odalarda eşyalar, eşyalarda insanlar nasıl anlam kazanabilir? Tüm bu soruların cevabını yeni dönem yazarlarımızdan Orçun Türkay veriyor, “Dans Ediyor Bir Hane” adlı
Devamı

Atasü Münih’e Yağmur Yağdırıyor

Türk Edebiyatı’nın güçlü kadın kalemlerinden Erendiz Atasü’nün  “Onunla Güzeldim” adlı kitabı, her başlığıyla okurunda başka bir tat bırakan ve onları derin sorgulamalara iten öykülerden oluşuyor. Atasü’nün kalemiyle tanışmak için yeterince geç kalmış bir okur olarak, eserin sonuna geldiğim zaman aldığım notlara dönüp baktığımda fark ettiğim husus; yazarın Münih’e yağmur yağdırdığı öyküsünün diğerleri arasında çok daha
Devamı

Gece Bitmeden

Tren istasyonlarını, metroları, hava alanlarını pek severim. Ortak noktası “yolda olmak” olan birbirinden alakasız insanların koşuşturmalarına şahit olmak, muhtemelen bir daha görmeyeceğim yüzlerle göz göze gelmek, onlar için kafamda hikâyeler yazmak ve -onlardan biri olduğum için- benim için yazılan hikâyeler olduğunu bilmek ve en önemlisi; tüm bunlar olup biterken aslında hiçbir şeyin olmuyor oluşu, kimsenin
Devamı

Veli’den Beş Manzum, Ömürden Bir Sene

Ömürden eksilen bir senenin daha sonuna geldiğimiz şu günlerde, bu denli işe güce dalmış vaziyetteyken özellikle, bi’ durup düşünmeli. Ne yaptık? Ne yaşadık? “Gerçekten” ne derece yaşadık? Ne bekledik? Ne aldık? Ne değiştirdik? Ne kadar değiştik? Tüm bunlar üzerinde, kısacık da olsa, durup düşünmeden, yeni yıla girelim istemedim. Bu yüzden, her zamankinden farklı olarak, üzerine
Devamı

İnsanlığın Distopyası: Demir Ökçe

Jack London’ın 1908 yılında yayınlanan”Demir Ökçe” adlı eseri, romanın arka kapağında da dendiği üzere “distopya edebiyatının ilk örneği olarak kabul edilir.” Satırlarında 1912-1932 yılları arasında Amerika’da emek ve sermayenin kanlı mücadelesini barındıran roman, bir asırdan daha uzun bir zaman zarfında insanlığın gerçekten tanık olacağı sosyal devinimleri içermesi sebebiyle London’ın ileri görüşlülüğünün açık bir kanıtı niteliğindedir. Romanda Avis Everhard‘ın yaklaşık yedi
Devamı

Yine Yeniden Ryan Gosling

“GQ Türkiye Ekim 2015 sayısı yine bomba gibi…” diyerek başlamak isterdim bu yazıya fakat derginin daha önce herhangi bir sayısını okumadığım gibi, gün gelip okuyacağımı da düşünmemiştim. Ta ki, “Romantikten Hayalleri Süsleyen Sert Adama- RYAN GOSLİNG” başlığını görene dek. Evet, GQ Türkiye bu ay kapağına oyuncu Ryan Gosling’i taşıdı ve bu sayede bizler de –en
Devamı

Çünkü Toni Morrison Olmak Bunu Gerektirir

Bir kadın düşünün. Siyahi, cesur bir kadın. Afrika kökenli insanların yıllar boyu çalınmış hayatlarını, yıllar sonra tüm çıplaklığıyla yazabilecek kadar cesur bir kadın. Bir annenin, kendisi gibi köle hayatı yaşamasın diye kundaktaki çocuğunu öldürüşünün hikayesini, her kelimesinde bütün insanlığı utandıracak şeffaflıkta yazan cesur bir kadın. Birilerinin yazması gerekir çünkü. Hiç olmamış gibi davranmak; hiç tanımadığımız o insanların, hiç
Devamı

Juan Benet: Madrid’de Sonbahar

İspanya’nın yenilikçi yazarlarından Juan Benet, “1950’lerde Madrid’de Sonbahar” adlı eserinde aydın kesim üzerinden Franco İspanya’sını anlatmakta. Dört temel sanatçı üzerinden ilerleyen eserde; sırasıyla Barajo, Juan Manuel Caneja, Eloy ve Martin Santos‘un sahip oldukları sanat felsefeleri, üslupları ve entelektüel bakış açıları aktarılmakta. Belirtilen yazarların sanata bakış açılarını anlatmak, eserin özetini çıkarma işlevi göreceğinden eserde yer alan ve etkileyici olduğunu düşündüğüm noktaları paylaşmanın
Devamı

Dar Zamanlar III: Tek ve Son Kez: “HAYIR!”

HER DURUMDA ÖZGÜR KİMLİĞİNİZİ KORUYABİLMEK; ANCAK EDİMLE SÖYLENEBİLECEK ŞU TEK VE SON SÖZE BAĞLI: HAYIR Hiç bitmeyecek gibi uzun görünen o dar zamanların sonuna geldik Ağaoğlu’nun okurları olarak. Özgür kimliğini koruyabilme yolunda son sözünü söylüyor Adalet Ağaoğlu, Dar Zamanlar üçlemesini Hayır’la bitirerek. Dar Zamanlar’ın sonuna ulaşmak için okurun attığı en sert adım, şüphesiz üçlemenin son
Devamı

Dar Zamanlar II: Bozbulanık Bir Düğün Gecesi

Dereli ve Özkan Aileleri Kalkınan memleketimizin milli temeline yeni bir harç olmak üzere kızımız Ayşen’le oğlumuz Ercan’ın Anadolu Kulübü’nde yapılacak nikah ve düğün töreninde sizleri de aralarında görmekten mutluluk duyarlar. Babası                                      Babası   İlhan Dereli                             Tümgeneral                              
Devamı

Dar Zamanlar-I: Bir Saat 27 Dakika, Bir Ömür, Bir Nesil

Aydın, kadın ve özgür olmak. Birbirinden zorlu bu üç kimliği aynı anda taşımaya çalışmak ve pes etmek. Ölümü arzulamak. Ölmeye Yatmak. Adalet Ağaoğlu’nun Dar Zamanlar üçlemesinin ilk kitabı olan Ölmeye Yatmak, Aysel karakterinin Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’de aydın ve özgür bir kadın olma savaşında yaşadıklarını anlatmaka. Bu savaşın sonunda gücü tükenen Aysel’in hayatından vazgeçmesi ve
Devamı

1. Uluslararası Ankara Kukla Festivali Başlıyor!

14-20 Mayıs tarihleri arasında Ankara, 1. Uluslararası Kukla Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Ankaralı Karagöz Ustası Hayali Torun Çelebi’nin anısına düzenlenen festivalin asıl amacı kukla sanatının yalnızca çocuklara değil yetişkinlere de hitap ettiğini hatırlatmak ve UNESCO’nun “Dünya Kültürel Mirası” olarak seçtiği Karagöz’ü uluslararası arenada yeniden hatırlamak. Festival Kukla, Karagöz, Gösteri ve Sahne Sanatları Derneği (KUKSADER) ve Tiyatro Tempo
Devamı

Shakespeare’in Bütün Eserleri – Hafif Kısaltılmış

Shakespeare’in Bütün Eserleri- Hafif Kısaltılmış adlı komedi oyunu, 24 Nisan’da Cermodern sahnesinde Tiyatro Keyfi yorumuyla hayat buldu. Bu oyuna, Londra’da 10 sezon kapalı gişe oynadığını duyduktan sonra gitme kararı almıştım ve itiraf etmeliyim ki; son zamanlarda aldığım en doğru kararlardan biriymiş! Neden mi? Öncelikle, sahneye dakikalar içinde ardı ardına Shakespeare eserleri taşınıyor; fakat her sahne
Devamı

Sahnedeki ‘Işıltılar’- Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi

22 Nisan Cuma akşamı Bilkent Senfoni Orkestrası konser dizilerinden biri daha sahnede hayat buldu. ‘Işıltılar’ adlı konser serisinde Bilkent Müzik Hazırlık Okulları ve Müzik Bölümü’nün başarılı öğrencileri seyirciyle buluştu! Çağdaş Türk müziğinin Türk Beşleri’nden biri olan Ulvi Cemal Erkin’in Oda Müziği albümünde yer alan Piyano ve Yaylı Sazlar için Beşli yapıtıyla başlayan konserin ilk bölümünde,
Devamı

Hızlı ve Öfkeli 7: İntikam Evi Vuruyor

Yıl 2015, aylardan Nisan’sa ve ben her ay sanatsal ve kültürel gelişmelerin paylaşıldığı GazeteBilkent Kültür-Sanat biriminin bir üyesiysem; bu ayın, hatta bu yılın en güçlü yapımlarından biri olan Hızlı ve Öfkeli serisinin 7. filmini es geçmek büyük hata olur dedim ve işte buradayım! Aksiyon filmleri üzerine yeterli bilgiye sahip olduğumu düşünmediğim için; bu yazıyı film
Devamı

Uzaklarda Arama Çünkü… Bilkent Station’a Geliyor!

Vizeler, projeler derken kampüse tıkılıp kalan Bilkentlinin yıllardır yanıbaşında olan Bilkent Center, bu haftasonu da bizleri yalnız bırakmıyor. Hem de eskisinden daha güçlü, daha görkemli, daha eğlenceli şekilde! Geçtiğimiz ay faaliyete geçen Bilkent Station’ın açılış töreni, 4 Nisan Cumartesi akşamı Kenan Doğulu konserine ev sahipliği yapacak. Ankaralıları müzikle birleştirecek olan bu organizasyonun detaylarına geçmeden önce, Bilkent
Devamı

Beceriksiz Taze, Küçümen Gelin, Pembeyaz

Konu kadın olunca, belirli dönemlerde gaza gelmeyi çok seviyoruz toplum olarak. Toplum gerçekliği halini almış kadın cinayetleri, hayatları ellerinden alınan çocuk gelinler, günlük hayatta maruz kalınan fiziksel, cinsel ve duygusal şiddet ve kadına dair daha birçok husus; ne yazık ki dönemlik manşetler olarak geliyor önümüze ve çok geçmeden unutuluyor. Neyse ki; söz uçsa da, yazı
Devamı

Şiir Hayatın Alev Halidir

Cemal Süreya’nın ölümünün 80. yılında; şairin bazı düz yazı metinleri ve şiirleri, Hakan Gerçek’in etkileyici performansıyla tek perdelik bir gösteride can buluyor. Hani diyor ya Cemal Süreya; “Şiir hayatın alev halidir.” diye, gösteri sırasında Hakan Gerçek’in sesi öyle bir düşüyor ki sahneye; alev alıyor o mısralar, mısralarda saklı kalmış aşklar,hayatlar… “Ölüyorum tanrım Bu da oldu
Devamı

Zamane Çocukları Şanslı Canım!

Az sonra sizlerle paylaşacağım haberin etkisini tam olarak hissedebilmeniz adına; şarkıyı, hemen yazımın başında, şuracıkta bırakıyorum. Belki yazıyı okurken, arkadan dinlemek istersiniz! Evet, klişe de olsa zamane çocuklarının şanslı oldukları gerçeği bir kez daha hatırlattı kendini bu gelişmeyle: Pharrell Williams çocuk kitapları yazmak için kolları sıvadı! Bu projenin detaylarını paylaşmadan önce, Pharrell’i sizlere kısaca hatırlatmama
Devamı

Bir Neslin Kayboluşunun Acıklı Hikâyesi: Tavan Arasındaki Buda

“Burası Amerika, diyecektik kendimize, endişelenmeye gerek yok. Ve yanılmış olacaktık.” Tavan Arasındaki Buda, Julie Otsuka’nın 2011 yılında National Book Award finalisti seçilen, 2012 yılında ise Pen/ Faulkner Roman Ödülü’ne layık görülen etkileyici romanı. Guardian tarafından “kitabın elmas hali” olarak nitelendirilen bu roman, benim için bir neslin kayboluşunun acıklı hikâyesi. “Bir neslin kayboluşunun acıklı hikâyesi” demenin, kulağa yapay geldiğinin
Devamı

İki Roman, İki Yol, İki Yolcu

Aidiyet. Hepimizin yazgısı. Nefes aldığımız sürece hissedeceğimiz, belki de hissetmek zorunda bırakılacağımız; belirli zamanlarla, belirli mekânlarla -o zaman ve mekânların belirlediği biçimde -ilişkili olma durumu. Yaptığın işe, yaşadığın şehre, ailene, ülkene, toplumuna ayak uydurma. Hepimizin -öyle ya da böyle- doğduğumuz andan itibaren yapmakta olduğumuz ortak şey bu aslında. Lois Lowry’den Seçilmiş Kişi ve Hermann Hesse’den
Devamı

Adınla çağır beni* – André Aciman

Okuyacağı kitapları adıyla seçenlerdenim ben de. Ne kadar bilinçli bir okuma süreci oluyor bilmem ama; bir kitabı elime aldığım zaman dikkatimi çeken ilk şey adı, ikincisi ise ön kapağının tasarımı oluyor. Adınla çağır beni‘ yi de elime aldığım ilk anda tüm dikkatim bu başlığa yönelmişti: Adınla çağır beni. Bir başkasının adıyla çağrılmayı istemek, bir başkası
Devamı

Siyah Derili Kadınların Hikayesi: En Mavi Göz

“Neyi yapabilirim, senin için?” “Artık okula gidemiyorum. Bana yardım edebileceğinizi düşündüm.” “Nasıl bir yardım? Söyle bakayım. Korkma.” “Gözlerim.” “Ne olmuş gözlerine?” “Onların mavi olmasını istiyorum.” En Mavi Göz… Toni Morrison’ın, küçük siyah derili bir kızın güzel görünebilmek, sevilebilmek, yaşayabilmek için bir çift mavi göze duyduğu isteği anlatan acı romanı. Sene 1941, yer Ohio. Morrison’ın 192 sayfaya
Devamı

‘Paris’te Türk Sineması ile Randevu’ya Hazır mıyız?

Kim derdi ki; ‘Sevmek Zamanı’, yapımından yaklaşık yarım asır sonra Paris duvarlarında afişleri süsleyecek; hem de Türk sineması için hazırlanan randevu afişlerini. Evet, bu hafta sonu ‘Paris’te Türk Sineması ile Randevu’ etkinliği ile, sinemamız geçmişi ve bugünüyle Paris’e konuk oluyor. T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı destekli bu etkinlik çerçevesinde Le Lucernaire Kültür Merkezi; Türk sinemasının
Devamı

Ryan Gosling’i Sevmek için 100 Neden!

Joanna Benecke’in geçtiğimiz yıl çıkan “Ryan Gosling’i Sevmek İçin 100 Neden” isimli kitabını gördüğüm an aklıma gelen ilk şey, aslında onu sevmek için tek bir nedene dahi ihtiyaç duymadığım gerçeği olmuştu. Evet, Ryan Gosling’i severken sebep dahi arayamıyorum ve bu durumu anlayabilmeniz için sizi,  önceden bir yerlerde karşılaştığınıza emin olduğum bu adamla yeniden tanıştırmam gerek.
Devamı