EPIC: Bilkent’in Yeni Yarışması

‘’Ekonomi çok kötü!’’ ve ‘’ Hayat pahalılığı artmaya devam ediyor!’’ cümlelerini sık sık duyuyoruz. Bazı vatandaşların herkesin arabası olduğunu iddia edip ekonomin iyi olduğunu varsayması yalnızca bir illüzyon. Benim bir arabam yok, arkadaşlarımın da çoğunun arabası yok. Ekonomi kesinlikle iyiye gitmiyor ve alım gücü hızla düşüyor. Peki buna sebep olanlar ne ve neden buna sebep oluyorlar? Siz olsaydınız ne yapardınız ve siz olsanız bu sorunları nasıl çözerdiniz? Bu soruların hepsi yediden yetmişe herkesin dilinde olan sorular. Peki size bu tip sorunları çözebileceğiniz bir yarışmadan bahsetsem?

 Okulumuzun ‘’Economics Research Union’’(ERU) adındaki İktisadi Araştırmalar Topluluğu, bölümler arası ekonomik politika yarışması olan  ‘’EPIC’’ ( Economic Policy Interdepartmental Competition) katılımcıların bu tip sorunları çözebileceği bir yarışma düzenledi. Yarışmanın başvuru aşamasında kabul edilen sekiz takımın kurgusal bir ülke olan Milletistan’ın birbirinden beter ekonomik sorunlarını çözmek için yalnızca bir haftaları vardı. Bu bir haftanın sonunda, 19 Kasım’da, çözüm politikalarını hazırlayan takımlar, çözümlerini iktisat bölümü hocalarından Fatma Taşkın, Mine Kara, Çağla Ökten ve Arda Gitmez’e sundu. Oldukça ilgi çekici ve keyifli olan sunumlar sonunda değerli jüri üyeleri, Milletistan’ın sorunları için en iyi ekonomik politikaları geliştiren takımı ve seçti. Defne Turul, Betül Sıla Pehlivan, Şiyar Aktaş ve Berk Tezcan’dan oluşan ‘’Shiners’’ takımı birinci oldu! Eyüphan Altundağ ve Mustafa Can Demirci’den oluşan ‘’Illiquid’’ takımı ise ilgi çekici sunumlarıyla jüri özel ödülünü kazandı!

  Yarışmayı kazanan ‘’Shiners’’ ve jüri özel ödülünü kazanan ‘’Illiquid’’ üyeleriyle, yarışmayı düzenleyen kulübün (ERU) başkanı Huzaifa Bukhari ve jüri üyesi olmayı kabul eden değerli hocalarımızla; bu yarışma hakkında yaptığımız röportajı sizler için derledik:

Yarışmayı kazanan Şiyar Aktaş, Defne Turul, Betül Sıla Pehlivan ve Berk Tezcan’dan oluşan Shiners Takımı

1- Yarışmaya katılma motivasyonunuz neydi?

Birinciliği kazanan Defne Turul, Betül Sıla Pehlivan, Şiyar Aktaş, Berk Tezcan ve jüri özel ödülünü kazanan Eyüphan Altundağ ve Mustafa Can Demirci’ nin cevapları yarışmacıların, yarışmaya olan bakış açısını anlamak açısından oldukça faydalıydı.

Defne: Teoriği pratiğe dökme fikri kulağa eğlenceli geldi.

Şiyar: Hocalara karşı kendi politikamızı sunarken ne kadar başarılı olabiliriz görmek istedim.

Berk: Ben uygulayarak öğrenebilen bir insanım. Bu yüzden teoriği pratiğe dökme fikri hoşuma gitti.

Sıla : Günlük hayatta insanların ekonomik kararlarını eleştirirken ”Ben olsam bunu yapardım’’ cümlesini sık sık kullanıyoruz. Bu fırsata sahip olmak istedim.

Eyüphan: Bir ülkenin sorunlarına uygulanabilir çözümler bulma fikri beni heyecanlandırdığı için katılmaya karar verdim.

Mustafa Can: Derslerde öğrendiğimiz teorik bilgileri pratiğe dökmenin faydalı olacağını düşündüm.

Juri özel ödülünü Eyüphan Altundağ ve Mustafa Can Demirci kazanıyor.

2-Bu yarışmada yer almak size ne kattı?

Defne: Politika yaparken karar aşamalarının içinde bulunup sürecin ne kadar zor olduğunu fark etme fırsatım oldu. Türkiye’de yaşıyoruz ve ekonomik sorunlar hakkında alınan kararları sık sık sorguluyoruz. Kendi politikalarımızı yaratma imkanına sahip olmak oldukça hoştu.

Şiyar: Araştırdıkça ne kadar fazla ekonomik veri bulabileceğimizi gördüm. Tarihten ders alıp tarihi bu kadar iyi kullanabilmek benim çok hoşuma gitti.

Berk: Teoriğin ve pratiğin arasında çok büyük bir fark olduğunu gördüm ve pratiği incelerken verilerden ve tarihten yararlanmanın ne kadar önemli olduğunu öğrendim.

Sıla: Biz teorileri öğrenirken genelde birkaç parametreye odaklanıyoruz ama bunu ekonomik politikaya döktüğünde değiştirdiğin her bir şeyin farklı bir şeye etkisi olma ihtimali olduğunu görüyorsun. Bunu özellikle hocalar bize soru sorarken ve kendi aramızda tartışırken fark ettim.

Eyüphan: Bu yarışmaya katılmak daha görmediğimiz ileri makroekonomik uygulamaların ve ekonomi tarihinin politika yapmak için ne kadar önemli olduğunu anlamamı sağladı.

Mustafa Can:  Yarışmaya hazırlanırken okuduğumuz ekonomik kaynaklardan yeni bilgiler öğrendim ve bunları pratiğe dökme fırsatım oldu.

Jüri üyesi olmayı kabul eden saygıdeğer hocalarımız Fatma Taşkın, Mine Kara, Çağla Ökten ve Arda Gitmez ile  yaptığımız röportaj yarışmanın öğrencilere olan katkısını iyice anlamamız için oldukça yararlı oldu:

Mine Kara, Çağla Ökten, Fatma Taşkın ve Arda Gitmez yarışmacılara sorular soruyor.

1- Bu yarışmada jüri olmak nasıl bir deneyimdi?

Fatma Hoca: Öğrencilerin iktisat konusundaki fikirlerini, çalışmalarını ve düşüncelerini duymak açısından bizim için çok öğretici ve zevkliydi. Çoğunlukla öğrencilerle olan ilişkimiz, onların sınıflarda kendilerine aktarılan bilgileri dinledikleri ortamlarda oluyor. Buna bazı istisnalar olmakla birlikte, öğrencilerin ne düşündükleri ve daha da önemlisi öğrendikleri bilgileri ve konuları nasıl uyguladıklarını bilemiyoruz.  Böyle bir yarışma, biz jüri üyelerine bu fırsatı verdi. 

Özellikle öğrencilerin gruplar halinde, verilen bir ekonomi problemi hakkında nasıl düşündüklerini görmek, çözümler içeren İktisat politikası tasarımı konusunda tartışmalarını dinlemek bizim için değerli bir zamandı. Buna benzer aktivitelerin daha sık planlanmasını arzu ederim. Bunların daha geniş sayıda öğretim üyesi ve öğrenciler için birbirini tanıma ve beraber çalışma fırsatı yaratacağı ve çok değerli bir öğrenme platformu olacağı kanısındayım. 

2- Bu yarışmanın yarışmacılara katkıları sizce nelerdir?

Mine Hoca: Biz devamlı teorileri anlatıyoruz. Uygulamaya yönelik bilgiler, teoriye kıyasla biraz daha arka planda kalabiliyor. Bu anlamda yarışmanın yarışmacılara katkısı çok büyük çünkü öğrencilerin oturup bu sorunların çözümünü düşünmesi uygulama açısından oldukça faydalı bir vaka çalışması. Takımlar oturup sorunları çözmek için kafa yormuş, sunum hazırlamış. Bunların hepsi çok güzel şeyler dolayısıyla bu tip bir organizasyonun öğrencilere katkısı çok büyük. Öğrendikleri teorileri kullanıyorlar ve bunun için araştırma yapıyorlar.

3- Kazanan takımı diğerlerinden ayıran neydi?

Arda Hoca: Politika yapmanın önemli bir aşaması, çeşitli değerler üzerinden bir öncelik sıralaması yapmak ve bunu iyi gerekçelendirmektir. Bunun çeşitli yolları var, fakat bizim özellikle kıymet verdiğimiz bir gerekçelendirme şekli,  aldığınız verilere bakarak oradan çıkarımlar yaparak içinde bulunduğumuz senaryoda hangi politikaların edinilip hangisinin daha geri plana atılması gerektiği yönünde bir fikir geliştirmek. Bence kazanan takımın en büyük özelliği buydu. Yani aldığı veriden yola çıkarak ” Evet, bizim şu politikaları takip etmemiz lazım çünkü veri bize bunları söylüyor.” dedikten sonra, öyle bir gerekçelendirmeden yola çıkarak politika geliştirmeleriydi. Diğer yandan çeşitli politika başlıkları altında çok fazla dağıtmadan derli toplu politikalar üretmeleri bizim hoşumuza gitti.

Çağla Hoca: Kendi içinde tutarlıydı. Sunum gayet iyiydi. Ayrıca sorulara iyi cevap verdiler. Enflasyona niye öncelik vermediniz sorusuna güzel cevap verdiler. Datayı inceleyip buna karar vermişlerdi. Daha profesyonel yaklaşmışlardı. Kendileri söyledikleri şeylere inanmışlardı ve bunun için de vakit harcamışlar, kafa yormuşlar.

4- Seneye yarışmaya katılmayı düşünen öğrencilere ne tavsiye edersiniz?

Mine Hoca: Tarihsel olarak neler olduğuna biraz daha derin bakabilirler çünkü burada tavsiye edilen bazı politikalar tarihsel olarak bakıldığında işe yaramayan politikalardı. Dolayısıyla o da bizim elemine etmemize yardımcı oldu. Bu politikalar geçmişte işe yaradı mı?  İşe yaradıysa neden yaradı? Yaramadıysa neden yaramadı?  Biraz daha bu yönden de irdelerlerse elleri kuvvetlenir.

ERU ekibinin lideri Huzaifa Bukhari’nin cevapları yarışmanın hazırlanma aşamasını daha iyi anlamamız için oldukça faydalıydı.

ERU’ nun başkanı Huzaifa Bukhari ve yarışmayı kazanan Şiyar Aktaş, Defne Turul, Betül Sıla Pehlivan ve Berk Tezcan

1- How did you come up with the idea of EPIC? / ‘’EPIC’’ adlı yarışma fikri aklına nasıl geldi?

Huzaifa: I came up with the idea when I was in my first year. I saw Case Bilkent and thought we could do something similar based on economics. I saw other universities and organizations holding similar competitions.  Also, we didn’t do so many extracurricular activities about economics because back then it was covid time.  One of my friends had a similar idea., he was the president of ERU last year. It didn’t happen last year so we thought we can do it this year. Unfortunately, he couldn’t attend the event but he helped me with logistics and Eray Hoca helped me with other logistics. In the end, we managed to do this! / Bu fikir birinci sınıftayken aklıma geldi. ‘’ Case Bilkent’i’’ gördükten sonra ekonomiyle ilgili benzer bir şey yapabileceğimizi düşündüm. Diğer üniversitelerin ve organizasyonların benzer yarışmalar yaptığını gördüm. Ayrıca Covid zamanında ders dışı aktivite olanağımız çok değildi. Arkadaşlarımdan birinin de benzer bir fikri vardı, kendisi aynı zamanda ERU’nun geçen seneki başkanıydı. Geçen sene olmadı, biz de bu yıl yapabileceğimizi düşündük.  Maalesef arkadaşım etkinliğe katılamadı ama o ve Eray Hoca bana lojistik konusunda yardımcı oldu. Sonuç olarak etkinliği düzenleyebildik!

2- Could you mention some aspects of EPIC that make you proud?/ ‘’EPIC’in’’seni gururlandıran üç tane yönünü sayabilir misin?

Huzaifa: Firstly, the large number of teams we got.  A lot of people were interested. Secondly, our instructors, their participation and help to us. They agreed that we need more practical stuff. That made me happy and the fact that the ERU team did a great job and we managed to do this so professionally. It was the first time anybody do this so we didn’t have any footprints to follow, however, we still managed to do a great job. These made me really proud./ İlk olarak katılan takım sayısı. Pek çok insanın ilgisini çekti. İkinci olarak hocalarımızın katılımı ve yardımı. Onlar da daha fazla pratik tecrübeye ihtiyacımız olduğunu düşünüyorlardı. Bu beni oldukça mutlu etti ve ERU ekibi oldukça iyi bir iş çıkardı ve bu etkiniği oldukça profesyonel bir şekilde yaptık. Böyle bir şey ilk defa yapıldı yani takip edebileceğimiz ayak izleri yoktu. Yine de oldukça iyi bir iş çıkardık ve bu beni oldukça mutlu etti.

Yarışmayı hazırlayan ve düzenleyen sevgili ERU üyeleri

 Yarışmanın düzenlenmesine yardımcı olan bir ERU üyesi olarak bu yarışmanın hazırlanma sürecinde bütün üyelerin çok çalıştığını ve büyük emek harcadığını gururla söyleyebilirim. Yarışmayı izlerken ve yarışmanın gerçekleşmesinde önemli rol oynayan değerli hocalarımızla, yarışmacı arkadaşlarımla ve ERU başkanımızla röportaj yaparken ve yarışma esnasında ekip arkadaşlarım ve yarışmacı arkadaşlarımla konuşurken bu yarışmanın ne kadar faydalı olduğunu fark etme fırsatım oldu. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Bir sonraki EPIC için sabırsızlanıyorum!

Leave a Reply