Sözlerin Ardındaki Hikayeler II

Elbette her şarkının bir hikayesi vardır. O şarkıyı yazan sanatçının neler düşünerek veya hissederek o eseri ortaya çıkardığı derinlemesine incelendiğinde her zaman ortaya bir olaylar dizisi, ilginç bir hikaye çıkabilir ancak bazen durum bundan daha fazlası olabilir. Yıllardır dinlediğimiz bazı şarkılar arkalarında oldukça üzücü, şaşırtıcı hatta dehşete düşüren hikayeler saklıyor olabilirler. Aynı başlıkla daha önce sizlerle paylaşmış olduğum bir yazıda da iki şarkının üzücü ve şaşırtıcı hikayelerinden bahsetmiştim. Bugün de öğrenmiş olduğum yeni bir hikayeyle belki birçoğumuzun yıllardır anlamını bilmeden dinlediği bir şarkının hikayesiyle karşınızdayım:

Pearl Jam’in Jeremy’si.

Into the Wild’ın müziklerinden de hatırlayacağınız, grubun solisti Eddie Vedder’ın yazmış olduğu bu şarkı aslında Jeremy Delle adındaki bir çocuğun hikayesine dayanıyor. Jeremy Delle, 15 yaşında, ailesi boşandığından beri babasıyla Texas’ta yaşayan bir liseli. Bir gün okula gidiyor ve bir İngilizce dersi esnasında dolabından getirdiği bir silah ile bütün sınıfının ve öğretmeninin önünde kendini öldürüyor. Bu haberi gazetede okuyan Vedder da bu hikayeyi bir şarkıya aktarıp şarkının adını Jeremy koyuyor. Pearl Jam açısından olanları az çok biliyoruz, Jeremy o kadar başarılı oluyor ki hala grubun en ünlü şarkıları arasında. Şarkının klibini de izlediyseniz bu anlattıklarım hakkında az çok bilgi sahibisinizdir, ama biraz daha araştırıldığında olayın bambaşka bir yönünün de olduğu ortaya çıkıyor.

Şarkının sözlerine bakarsanız görebileceğiniz gibi Vedder, Jeremy’nin intiharını ailesinin ona karşı ilgisiz olmasına ve yardım çığlıklarını duymamasına bağlıyor. Arkası boş olan bu yorum da elbette çocuklarını bu şekilde kaybetmiş bir ailenin acısını daha da derinleştirecek bir etken. Aralarında şarkıda bahsedildiği gibi bir sorun olmaması ve Jeremy’nin kendini öldürme sebebinin tam olarak anlaşılamamış olması bu olayın gerçekleri. Daha sonra Vedder şarkıyı yalnızca gerçeklere değil de kendi düşüncelerine de dayandırarak yazdığını açıklamış olsa da böylesine ünlü bir şarkının kendi oğulları hakkında üzücü bir hikayeyi anlatıyor olması Jeremy’nin ailesi için hiç de kolay olmasa gerek. Böyle bir şarkının yazılmış olmasından hiç hoşnut olmayan ailesi çeşitli açıklamalarda bulunuyor. Bunlar arasından en çarpıcı olanı ise annesinin bir röportaj sırasında söylediği birkaç cümle: “Jeremy’nin öldüğü gün onun hayatını tanımlamıyor. O bundan çok daha fazlasıydı; bir oğul, bir erkek kardeş, bir yeğen, bir kuzen, bir torun. O bir arkadaştı. Çok yetenekliydi.”. Şarkının yalnızca bazı konuları yanlış aktarmakla kalmadığını, aynı zamanda oğlunu tek bir olaya indirgediğini ve bunun ne kadar büyük bir haksızlık olduğunu bu şekilde dile getiriyor Wanda Crane.

Böyle bir şarkının yazılmış olmasına öfkeli olan yalnızca Delle’in ailesi de değil tabii. Yıllar sonra Jeremy’nin o anda sınıfta bulunan arkadaşlarından biri olan Brittany King ile yapılan röportajda da King grubun o anda orada olmadığını, neler yaşandığını, gerçekleri bilmediğini, bu nedenle de böyle bir şarkı yapmış oldukları için onlara kızmış olduğunu söylüyor. Belki de olayı yakından yaşayan birçok kişi için durum benzerdir.

Bir şarkının bir sanat eseri olduğunu, gerçekleri yansıtmakla yükümlü olmamakla beraber yalnızca sanatçısının bakış açısını veya üzerinde durmak istediği noktayı takipçilerine aktarmak için yapılmış olabileceğini söylemekle beraber, bir sanat eserinin onunla bir şekilde bağ kuran herkesi çok farklı şekillerde etkileyip çeşitli düşüncelere ittiği de göz önünde bulundurulduğunda iki tarafın da haksız olduğunu söylemek mümkün olmuyor. Pearl Jam’in şarkılarıyla dikkat çekmek istedikleri bu önemli sosyal mesele, yıllar boyunca bir ailenin acısını deşmeye de devam edebiliyor.  

Şarkıyı dinlemek veya klibini izlemek isterseniz linki buraya bırakıyorum:

https://www.youtube.com/watch?v=MS91knuzoOA

 

Kaynaklar:

Leave a Reply