Günümüzde birçok kişi etkinlik ve etkililik kavramlarını eş anlamlı gibi kullanmaktadır. Oysa iki kavram arasında kayda değer nüans vardır. Genel olarak etkililik, planladığımız amaçlara ulaşmanın ölçüsü sayılabilirken, etkinlik, işleri doğru yapabilme olarak düşünülebilir. Bu kavramlara örgütsel bağlamda bakmanın bu nüansı daha açık hale getireceği kanısındayım.
Her örgüt belirli amaçları gerçekleştirmek için kurulmaktadır; fakat her bir örgütün amaçları ve geliştirdiği stratejileri farklılık gösterebilir. Diğer yandan bu örgütler belirledikleri amaçlar çerçevesinde performanslarını ölçmeye ihtiyaç duyarlar. Etkinlik ve etkililik kavramları da bir örgütün performansını gösteren ölçütlerdendir. Performans ölçümünde kullanılan bu göstergeler ekonomide ve işletmecilikte önemli bir yere sahiptir; ancak bu kavramlar sıklıkla birbirine karıştırılmaktadır.
Etkinlik ve etkililiğin sağlanması, bir örgütten veya yönetimden beklenen önemli hususlardır. Etkililiği sağlayabilen bir kuruluşun aynı zamanda etkinliği de sağlayabildiğini ileri sürmek her zaman doğru olmayacağı gibi, etkinliği sağlayabilen bir yöneticinin aynı zamanda etkili de olduğunu iddia etmek her zaman doğru olmayabilir.
Peki, bu iki kavram niçin birbirine karıştırılmaktadır?
İlk olarak, etkinlik kavramının bir işi doğru yapmakla ilgili olduğu çeşitli çalışmalar tarafından ileri sürülürken, etkililik kavramının doğru işi yapmakla ilgili olduğu söylenegelmektedir.
Etkinlik (efficiency) sözcüğü Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü’ne göre etkin olma durumu anlamına gelmektedir. Esasında örgüt ve kuruluşlarda, etkinlik bir kuruluşun hedeflerine ulaşmak için kullandığı kaynak miktarına işaret eder. Buradan hareketle, bir kuruluşun hedeflerine ulaşma yolunda etkin olan kaynak miktarının etkinlik terimiyle ifade edildiği ileri sürülebilir. Örneğin; bir işletmenin etkinliği, gereken üretim miktarına ulaşabilmek için kullanılan ham-madde miktarı, finansman ve personel sayısı gibi kaynaklara dayanır.
Etkililik (effectiveness) sözcüğünün anlamı ise Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü’nde etkili olma durumu, tesirlilik, müessiriyet olarak verilmektedir. Etkililik daha geniş bir kavram olmakla birlikte, kuruluşun amaçlara ulaşma derecesine işaret eder.
Bir örnekle açıklamak gerekirse,2014 yılında bir çanta firması, 100.000 çanta üretmeyi hedef olarak belirlemişse ve 2014 yılı üretimine bakıldığında bu firmanın 99.000 çanta ürettiği kaydediliyorsa, bu firmanın üretimde %99 etkililik sağladığı söylenebilir.
Etkililiği bunun gibi çeşitli alanlarda düşünmek de mümkün olabilecektir.
Diğer taraftan, kuruluşlarda etkililiğin sağlanması çok da kolay bir durum değildir. Çeşitli menfaat sahipleri; müşterileri, çalışanları ve yöneticileri olan bir kuruluş düşünelim. Her bir menfaat sahibinin söz konusu kuruluştan beklentisi farklı olacaktır.
Müşterilerin beklentisi uygun fiyatlarda yüksek kaliteli mal ve hizmet elde etmek olacak iken, personelin beklentisi yeterli miktarda ücret, düzgün çalışma koşulları ve iş memnuniyeti olarak karşımıza çıkacaktır. Diğer taraftan yönetim yukarıda bahsi geçen çeşitli menfaat gruplarının birbirinden ayrılan talepleriyle karşı karşıya kalacaktır. Dolayısıyla farklı örgütsel menfaat sahipleri ve örgütten beklentileri hesaba katılarak muhtelif örgütsel aktivitelerin bütünleştirilmesinin sağlanması uygun olacaktır. Her bir menfaat sahibinin memnuniyeti örgütün performansını ve etkililiğini değerlendirmede yol gösterici olacaktır.