Basketbolda Spor Toto Erkekler Türkiye Kupası’nda 8 finaller 5-9 Şubat 2014 tarihleri arasında Ankara’nın ev sahipliğinde yapılacak ve maçlar Ankara Spor Salonu’nda oynanacak. 5 Şubat’ta çeyrek final maçları ile oynanmaya başlayacak Türkiye Kupası 8’li Finalleri’nin maç programı şu şekilde;
5 Şubat Çarşamba
18.00 Türk Telekom – Pınar Karşıyaka
20.30 Fenerbahçe Ülker – Trabzonspor Medical Park
6 Şubat Perşembe
18.00 Galatasaray Liv Hospital – Tofaş
20.30 Beşiktaş İntegral Forex – Anadolu Efes
Şimdi de eşleşmelere ufak bir göz atalım.
Türk Telekom – Pınar Karşıyaka
İki takım da sıkıntılı bir dönemden geçiyor. Türk Telekom Vrankovic – Ertuğrul Erdoğan değişikliğine rağmen belirgin bir değişim gösterememekte. Karşıyaka da ise koç Ufuk Sarıca 4 numaralı pozisyondan yeterli katkıyı alamıyor ve takımdan gönderilen Leo Lyons yerine daha önce NBA’de Cleveland Cavaliers formasını giyen ve son olarak da Fransa’da Paris Levallois forması giyen Jawad Williams’ı kadroya kattılar. Atlet bir oyuncu olmasının yanı sıra yay civarında topu aldığı zaman yüzü dönük oyunu olması bir avantaj Karşıyaka için. Eğer Türk Telekom maçına Williams’ı yetiştirebilirlerse onlar adına bir avantaj olacağı gerçek. Çünkü Telekom’un mevcut uzunları savunmada teması sevmeyen, soft diye tabir edilen uzunlar ve özellikle atlet uzunlar karşısında oldukça zorlanıyorlar. Öte yandan Karşıyaka adına bir diğer tehdit de Bobby Dixon – Esteban Batista ikilisi. Bobby Dixon bildiğimiz üzere tepede uzunla bir ikili oyun oynar ve sağ tarafa drive ederken aniden topu sol tarafa çeker ve şutunu atar. Kısacası vurgulamak istediğim Bobby Dixon’ın çabukluğu. Bu durum Esteban Batista gibi içeri iyi devrilen bir uzunla da birleşince Karşıyaka’nın eli güçleniyor. Telekom’un Tofaş maçında Bobby Dixon gibi atlet bir oyuncu olan Marcus Denmon’un savunmasında aksadığını ve atlet bir 5 numara olan Elonu karşısında ne kadar zorlandığını gördük. Karşıyaka, Tofaş’ın yarattığı bu tehditlerin bir vites yukarısında.
Telekom da ise Ertuğrul Erdoğan’ın sıkça söz ettiği bir durum var; istikrarın olmayışı. Koç bu konuda oldukça haklı. Telekom maç içerisinde çok fazla gelgitleri olan bir takım. Hal böyle olunca da takımın belirli bir istikrarı yakalaması mümkün olmuyor. Son haftalarda takımın yıldızı Kerem Tunçeri’de ciddi bir form düşüşü var. Telekom’un sezon başındaki oyun felsefesinde pick&roll’lerin ciddi bir yer tutacağı biliniyordu. Çünkü ellerinde Kerem Tunçeri gibi iyi bir ikili oyun oynayabilen bir guard ve screenden sonra içeri hızlı devrilebilen bir Andric var. Hatta bu oyunda Andric’ten daha fazla verim almak adına Ümit Sonkol ve Luka Bogdanovic gibi yay gerisine açılabilen 4 numaraları tercih ettiler ama istediklerini bir türlü alamıyorlar. Bu bahsettiğimiz felsefeyi uygulayamadıkları zaman tıkanan oyunun kilidini açacak bir skorerleri de yok. Bir de savunmada uzunların caydırıcı ve sert olamamaları ribaund üstünlüğünü de rakibe kaptırmalarına sebebiyet verebiliyor. Eğer ki Telekom boyalı alanda üstünlüğü Karşıyaka’ya verir ve Bobby Dixon’ı savunmada durduramazsa Karşıyaka tura daha yakın olan taraf olarak duruyor.
Fenerbahçe Ülker – Trabzonspor Medical Park
Sezona oldukça kötü başlayan Trabzonspor, Hakan Demir’in takımın başına gelişi ile bir çıkış yakaladı ve son üç maçından da galip ayrıldı. Özellikle sezon başında guard pozisyonundan istediği verimi alamıyordu Trabzonspor. Ancak Jerome Randle’ın takıma katılışı ile guard pozisyonundan verim almaya başladılar ve bu durum diğer oyunculara da sirayet etti. Takımın pivotu Jack Cooley ve elit bir şutör olan Kirk Penney son maçlarda Randle’la beraber öne çıkan iki oyuncu olarak göze çarpmakta. Fenerbahçe’de Vidmar’ın çapraz bağ sakatlığı ve Zoric’in de bir süre takımdan uzak kalışı pivot rotasyonu açısından Obradovic’i düşündürmekte. Bu nedenle CB Canarias takımından Blagota Sekulic’i kadroya kattı Fenerbahçe. Vidmar’a oranla daha iyi şutör ancak daha soft bir uzun olan Sekulic’in kısa vadede iyi bir çözüm olduğunu düşünüyorum. Öte yandan Trabzon pivotu Jack Cooley sert bir uzun oluşu nedeniyle Fenerbahçe’ye boyalı alanda sıkıntı yaratabilir. Bu nedenle Obradovic’in Jack Cooley gibi sert ve ağır bir uzunu durdurmasının hücumdan geçtiğini düşünüyorum. Bu da ikili oyunların uzakta oynanması ile olabilir. Fenerbahçe’nin elinde ikili oyun oynayabilen sadece Kenan ve yeterli olmasa da Emir var. Onların bu oyunda sergileyecekleri oyun Fenerbahçe için önem arz ediyor.
Hücumun diğer yönünde ise son dönemlerde Bojan ve Emir’e binen yük iki oyuncunun performansını aşağı çekmekte. Her ne kadar Kleiza iyi bir performans sergilese de Fenerbahçe adına Bojan’ın işin içine girmesi gelecek maçlar adına önemli. Sekulic’in gelişi ile Kleiza’nın performansının artacağını ve Kleiza’nın 4 numarada oynayıp distribütör yani dağıtıcı rolü üstlenip Bojan’ın performansını yukarı çekmesi Fenerbahçe için olasılıklardan bir tanesi. Kısacası tur için Fenerbahçe terazide daha ağır basıyor. Ancak günlük performansların öne çıktığı bir organizasyonda Kirk Penney, Can Maxim Mutaf ve Jerome Randle’ın oyunları Trabzon’un şansını ne derecede arttırabilir bunu hep beraber göreceğiz.
Galatasaray Liv Hospital – Tofaş
Galatasaray’da temel iki tane sorun var. Birincisi; takımın Arroyo’ya çok bağlı olması. İkincisi ise boyalı alan savunması. Takımın Arroyo’ya çok bağlı olması sebebiyle Galatasaray, kendisinden daha iyi takımlara karşı oynadığı zaman hücumunu çeşitlendirme konusunda ciddi sıkıntılar yaşıyor ve bu noktada Arroyo ile birlikte Erceg’i ön plana çıkartarak bireysel yetenekleri iyi olan oyuncuları ile sonuca gitme eğilimi gösteriyor. Savunmada ise Zalgiris maçı ile başlayıp Efes ve Beşiktaş maçları ile devam eden sıkıntılar mevcut. Özellikle boyalı alan savunmasında aksayan Galatasaray’da uzun oyuncuların yani Bonsu – Furkan ikilisinin formsuzluğu göze çarpmakta. Bunun da sebebi kısa oyuncular kaynaklı. Çünkü Galatasaray’ın uzunlarından verim alıp alamaması direkt olarak kısa oyuncuların performansına bağlı. Yani kısa oyuncuların da savunmada aktif rol alamaması Galatasaray’da sıkıntıları ön plana çıkartıyor. Tofaş cephesinde ise takımın direksiyonu Denmon’a ait. Onun oyunu Tofaş’ın iyi veya kötü bir performans ortaya koymasında direkt etkiye sahip. Yan parçalar olan Serhat Çetin ve Evren Büker son zamanlarda formdalar ve iyi katkı veriyorlar. Pivot Elonu atletik özellikleri ile dikkat çekerken 4 numarada şutu olan Balazic ile hücum repertuarlarını genişletiyorlar. Kısacası Ahmet Çakı önderliğinde iyi bir takıma sahipler ve Galatasaray karşısında da sürpriz yapmaya çalışacaklar. Galatasaray kötü bir dönemden geçse de Ergin Ataman gibi bu tarz turnuvaları iyi oynayan bir antrenöre sahipler. Yani Ergin Ataman’ın iyi ya da kötü yöndeki motivasyonu Galatasaray’ın kupa yolunu belirleyecek.
Beşiktaş İntegral Forex – Anadolu Efes
Zoran Planinic’in Milano maçında kendi yarı sahasından attığı üçlük Efes adına ibreyi pozitif yöne doğru çevirmişti. Oyun olarak çok fazla olmasa da psikolojik olarak bir baş kaldırış gösteren Efes, Milano maçındaki galibiyetin üstüne Galatasaray ve Laboral deplasmanlarından da galibiyet ile ayrılmıştı. Ancak Fenerbahçe karşısında ortaya koydukları oyun bundan 3-4 maç önceki Efes’i tekrar hatırlattı. Angelou’nun gelişi ile Doğuş – Birkan ikilisinin savunmadaki duruşu Efes’i ayakta tutan etmenlerden biriydi. Keza Kerem Gönlüm’ün parkeye koyduğu karakter ve Milko Bjelica’nın sessiz sedasız işini yapması Efes adına olumlu yazacağımız şeyler. Beşiktaş’ta ise hücumun Lofton üzerine çok bağlı olduğunu görüyoruz. Her ne kadar Eurocup’ta 4 maçta 1 yenilgi alan bir takım olsa da Beşiktaş hücum ve savunma anlamında çok sıkıntı çekiyor. Takımın pivotu Colton Iverson’dan sezon başından beri istediği verimi alamıyor Beşiktaş. Bunun da sebebi Lofton’ın takımın dümeninde olması. Oysa ki Doron Perkins takımın liderliğini alıp, Lofton’ı set içerisinde kullanmak en mantıklı yol. Böylece Doron Perkins gibi tepede ikili oyunu iyi oynayan bir guard ile Colton Iverson’ın verimi de daha yukarı çıkacaktır. Öte yandan 3 numarada Ryan Broekhoff’un bir çıkışı var ve Avrupa Basketbolu’na günden güne daha fazla adapte oluyor. Hücumda eşleşme sorunu yaratan ve yay gerisinden atışı olan bir oyuncu olan Broekhoff’a daha fazla rol verilmesi gerekiyor. Kısacası Beşiktaş’ın Lofton üzerinden belirli yükleri alıp Broekhoff ve Perkins’e dağıtması gerekiyor. Beşiktaş’ın Lofton’ın oyununa fazla endeksli olması, Efes’in de inişli çıkışlı performansı maçı ortada gibi gösterse de oyuncu kalitesi farkıyla Efes, Beşiktaş’ın daha önünde.
