Gün ve gecenin eşitlendiği 23 Eylül Sonbahar Ekinoksunu geride bıraktık. Birçok inanışa göre Eylül Ekinoksu zıtlıkların eşitliğini temsil eder. Dengeyi, ılımı, ölçülülüğü çağrıştırır. Belki de hasat zamanı olduğundan, birçok kültürde kutlanır. Doğaya bereket için teşekkür edilir, kışın zor geçmemesi için dualar edilir. Denge ile birlikte gelen değişikliği insanlar karşılar. Bilimsel olarak aydınlanma çemberinin kutup noktalarını teğet geçtiği bu olayı, Yunan mitolojisi bambaşka anlatır.
Bereket tanrıçası Demeter’in Zeus ile birlikteliğinden Persephone dünyaya gelmiştir. Yeraltı tanrısı, Zeus’un kardeşi Hades, Persephone’yi gördüğü anda aşık olur ve Zeus’tan izin istemeye gider. Zeus bu istek üzerine bir ikilemde kalır. Bir yandan Hades’i reddetmek istemez, diğer yandan ise Demeter’in razı olmayacağına emindir. Demeter kızının Hades’le olmasını ve yeraltında yaşamasını istemeyecektir. Karar veremeyen Zeus, Hades’e ne izin verir, ne de teklifini reddeder.
Hades bu kararsızlıktan yararlanır, Persephone’yi kaçırır ve yer altına götürür. Demeter kızının yokluğunu fark eder ve onu aramaya başlar. Dünyanın dört bir tarafını dolaşır ancak kızının izine rastlayamaz. Arayışının sonunda, her şeyi gören ve bilen güneş tanrısı Helios’u bulur ve kızına ne olduğunu sorar. Helios, kızının Hades tarafından kaçırıldığını ve Zeus’un bu durumdan haberdar olduğunu söyler. Demeter kızını bulamayışına dair duyduğu bütün yorgunluğunu, onu görememenin verdiği acı ve üzüntüyü, dünyaya kıtlık getirecek olan bir kızgınlığa çevirir.
Olympos tanrılarının da bu işe karıştığını ve sustuklarını öğrenen Demeter, Olympos’u ve insanlığı terk eder. Görevlerini yerine getirmez. Persephone’nin yokluğunda yüreği ıssızlaşır, yüreği ile birlikte dünya da ıssız bir hal alır. Kıtlık dönemi başlar. Çiçekler açmaz, tarlalarda sebzeler, ağaçlarda meyveler bitmez olur. İnsanlar açlıktan ölmeye başlar. İnsanlar kıtlığın bitmesi ve açlığın dinmesi için dua eder, yalvarırlar. Zeus bu duruma daha fazla dayanamaz, kendi gururunu çiğneyerek Demeter’e haber yollar. Demeter ise kararlıdır. Kızı dönene dek, tanrıların arasına dönmeyeceğini ve toprağın bereketle buluşmayacağını söyler. Zeus ise ona, eğer kızı ölüm meyvesini yememiş ise ona tekrar kavuşabileceğini vaat eder.
Demeter’e verdiği sözü yerine getirmek için Zeus, bu seferde Hades’e haber yollar. Persephone’yi geri vermezse, bunun dünyanın sonunu getireceğini dile getirir. Persephone ise kaçırıldığı günden beri üzgündür, hiçbir şey yemez ve ağlar durur. Hades bu durumdan yararlanır. Persephone’ye, onun mutsuzluğunu gördüğünü ve annesinin de aynı durumda olduğunu; bu nedenle Persephone’yi yeryüzüne göndermek istediğini söyler. Hades aslında Persephone’nin sonsuza dek onunla kalmasını ister ve onu kandırıp bahçeden kopardığı narı, yani ölüm meyvesini yedirir. Her şeyden habersiz Persephone, yeraltından çıkmadan önce, Hades’in bahçıvanı Askalaphos, Persephone’nin bahçeden bir nar yediğini ve bunu kendi gözleri ile gördüğünü söyler. Hades bu tanığı da arabaya bindirir ve Olympos’a gönderir.
Demeter kızını Eleusis’te karşılar. Persephone arabadan iner ve anne-kız mutlulukla birbirlerine sarılırlar. Sonra arabadan Askalaphos iner ve Persephone’nin ölüm meyvesini yediğini, dolayısıyla artık yeraltına ait olduğunu söyler. Bunu duyan Demeter, toprağı lanetler ve Olympos’a asla dönmeyeceğini söyler. Zeus, tanrıların anası Rhea’yı araya sokar; o da Hades ve Demeter’i bir anlaşma yapmak üzerine ikna eder. Anlaşmaya göre Persephone yılın üçte birini Ölüler Diyarı Kraliçesi olarak yer altında, üçte ikisini ise annesi ile birlikte yeryüzünde geçirecektir. Herkes bu anlaşmayı kabul eder.
Persephone ne zaman yeryüzündeyse Demeter’in kalbindeki ve dünyadaki ıssızlık azalır. Ağaçlar yeşermeye ve çiçekler açmaya başlar. Ancak Persephone ne zaman yeraltına gitse dünya yine çoraklaşır. Mevsimler böylelikle düzene oturur. Persephone her sonbahar ekinoksunda yeraltına döner, işte o zaman kış gelir.
Bu mit, her efsane gibi bilimsellikten uzaktır ve güney yarım küre için pek bir anlam ifade etmez. Ancak insanların inançlarıyla açıkladıkları, duygularını ifade ettikleri bir doğa hikayesidir. Gece ile gündüzün, Demeter ve Hades’in anlaşıp dengeye vardıkları gündür. Bu günle birlikte bir değişim gelir. Bu değişim karanlığı getirse de, aynı zamanda gelecek olan aydınlığı simgeler. Beklemeyi öğretir, yeniliği müjdeler.
Kaynakça