Ankara’dan çıktık yola

Nevşehir - Hacıbektaş'ın Çilehane'den manzarası

Nevşehir – Hacıbektaş’ın Çilehane’den manzarası

Nevşehir’e gidiyoruz

Hacı Bektaş’a

Adağımız var, onu keseceğiz

Yirmi kişi falanız

Çilehane’de pişirilip dağıtılıyor yemek

Sıra geliyor ziyarete

Çilehane (Delikli Taş) 13. yüzyılda yaşamış olan Türk mutasavvıfı Hacı Bektaş Veli’nin ara sıra çile çıkarmak için bulunduğu bir mağaradır. Delikli Taş, Zemzem Çeşmesi, Mahzuni Şerif’in mezarı, İlhan Selçuk ve Turhan Selçuk’un mezarı, Hacı Bektaş Veli Heykeli, Ozanlar Yolu, Karanlıktan Aydınlığa İnsanlık Anıtı ve daha nice değer Çilehane adı verilen bu geniş arazide bulunuyor. Nevşehir’in Kapadokya bölgesinde, Hacıbektaş İlçesi’nde bulunan Çilehane, Hacıbektaş’a gelen herkesin görmek isteyeceği bir yer.

Kurbanımızı kesip, lokmalarımızı yedikten sonra Çilehane yoluna çıkıyoruz bizler de. Yol ikiye ayrılıyor ama, önce soldan gidip daha sonra sağdaki yola devam etmenizi öneririm sizlere.

WP_20130525_016

Aşık Mahzuni Şerif’in Mezarı ve Heykeli

Karşımıza ilk Âşık Mahzuni Şerif’in mezarı ve heykeli çıkıyor. Mahzuni vasiyet etmiş, mezarıma gelenler benim sesimi dinlesinler diye, mezarının iki yanında hoparlörler var; gelenler, sevenleri dinliyorlar Mahzuni Şerif’i mezarında. Çilehane’nin Nevşehir’i boydan boya gören manzarasına sırtını yaslamış yatıyor Mahzuni, bir yanında da “Vasiyetim” şiiri.

Âşık Mahzuni’yi ziyaret ettikten sonra devam ediyoruz yolumuza, hemen karşısında uluca Hacı Bektaş-ı Veli’nin Heykeli duruyor. Onun da (oradaki her heykelde de) heykelinin iki yanında hoparlörler var, Hacı Bektaş Veli’yi biri Türkçe diğeri İngilizce kısaca tanıtan. Ben Hacı Bektaş Veli’yi ve Çilehane’deki diğer ozanları nasıl “kısaca” anlatırım bilemedim, onları tanımak da sizin boynunuzun borcu olsun.

Hacı Bektaş Veli'nin Heykeli

Hacı Bektaş Veli’nin Heykeli

Hacı Bektaş’ın heykelinin altındaki büyük duvarda bir sürü delik göreceksiniz. Bu delikler zamanla insanlar tarafından açılmış, hem de çok ilginç bir şekilde. Ziyarete gelenler ellerindeki küçük taşları o duvara yapıştırmaya çalışıyorlar aynı zamanda bir dilek diliyorlar, taşı duvara yapışanın dileği kabul oluyor. Duvardaki bu delikler de küçük taşların aşındırmasıyla oluşmuş. Benim taşım yapıştı bu arada, haydi hayırlısı!

Heykelde Hacı Bektaş, onun en bilinen resminde de olduğu gibi sağ elinde bir ceylanı göğsüne bastırmış, sol eliyle de ceylana bakan bir aslanı okşuyor. Bu resim Bektaşiliğe göre Hacı Bektaş-ı Veli’nin barışçı felsefesini simgeliyor.

Yolumuza devam ettiğimizde karşımıza ziyaret yerine adını

Çilehane - Delikli Taş

Çilehane – Delikli Taş

veren Çilehane ya da diğer adıyla Delikli Taş çıkıyor. Delikli Taş, bir insanın yürüyerek girebileceği, çıkışında küçük bir oyuk bulunan bir mağara. İnanışa göre Hacı Bektaş-ı Veli bu mağarada çile çıkardıktan sonra atıyla o küçük delikten rahatça geçmiştir. Bu sebeple Çilehane’yi ziyarete gelenler bu delikten geçmeye çalışırlar. Delikten geçebilenlerin, sevaplarının günahlarından daha fazla olduğuna inanılır; delikten geçemeyenler ise bir adak adayıp, onu dağıtmak zorundadır. Burada zayıf-şişman ayrımı yoktur, günahsızlar için mağaranın ağzı genişler ve kişi oradan rahatça geçer diyorlar. Ben küçükken oldukça (ama oldukça) kilolu bir bayanın orada sıkışıp kaldığını ve yaklaşık 10 kişinin onu çekip çıkarmaya çalıştığını hatırlıyorum, kadıncağıza ne oldu çok merak ettim şimdi!

WP_20130525_042

Taş Evler

Yolunuza devam ederken üst üste dizilmiş taşlar görebilirsiniz. İnsanlar evleri olsun diye dilek dileyip, adak adarlarken diziyorlar bu taşları. Tabi ben de kendi çapımda bir rezidans diktim oraya.

Yolun bitimine yaklaşırken Minder Kaya ve Kulunç Kaya’ya rastlıyoruz. Minder Kaya adı üzerinde mindere benzeyen ve zamanında Hacı Bektaş’ın üzerine oturduğu söylenilen bir kayaymış. Kulunç Kaya ise sırt ağrılarına iyi geldiği söylenen eğimli bir kaya. İnsanlar sırt üstü yatarak sürekli oradan kaydıkları için parlak ve kaygan bir hal almış. Etraftaki taşları mıknatıs gibi çektiği için manyetik bir etkisi olduğu açık, ancak sırt ağrılarına ne kadar iyi gelir orasını bilemem.

WP_20130525_053

Aşık Veysel Heykeli

Çilehane yolunun sol tarafını bitirip geri dönüyoruz, sıra sağ yolda daha doğrusu; “Ozanlar Yolu”nda.

Alevi-Bektaşi anlayışında “Yedi Ulu Ozan” olarak geçen Pir Sultan Abdal, Virani, Kul Himmet, Şah İsmail Hatai, Fuzuli, Yemini ve Nesimi’nin yan yana dizili heykelleriyle başlıyor Ozanlar Yolu. Devam ettiğimizde Yunus Emre, Atı üstünde Davut Sulari ve sazı elinde Âşık Veysel heykelleri bizi bekliyor. Ozanlar Yolu’ndan biraz daha çıktığımızda dört kişinin semah dönüşünü temsil eden heykeller bulunuyor.

WP_20130525_056Çilehane tepesinden inerken İz Bırakan Aydınlar Mezarlığı’nı göreceksiniz. Kendi vasiyetleri üzerine buraya gömülen İlhan Selçuk ve Turhan Selçuk’un da mezarları yan yana burada bulunmakta.

Ziyaretlerimizi bitirip Çilehane tepesinden iniyoruz ama daha bitmedi, Çilehane meydanında herkesin upuzun bir sıra oluşturduğu Zemzem Çeşmesi var daha. Suyunun şifalı olduğuna inanılan bu çeşmeden insanlar bidon bidon doldurup su götürüyorlar.

WP_20130525_008

Karanlıktan Aydınlığa İnsanlık Anıtı

Aş evi belediyede kurbanlarını kesenlerin yemeklerini getirip, pişirdikleri yer. Herkes kendi pilavını pişirip, oradan aldıkları kazanları kendileri yıkayıp teslim ediyor; oturmuş, çok güzel bir sistemi var.

Aş evinin altında şu an kapalı olan büyük bir amfi tiyatro var, duvarında da kocaman Karanlıktan Aydınlığa İnsanlık Anıtı. İnsanlık Anıtı’nın üzerinde 2 Temmuz 1993 Sivas, 29 Mayıs 1980 Çorum, 23 Aralık 1978 Kahramanmaraş ve 23 Aralık 1930 Menemen Katliamları’nın tarihleri, Menemen’de ölen Kubilay’ın ve Sivas’ta ölen canların heykelleri duvarda asılı. Başlarında da beyaz barış güvercinleri uçuşmakta. Anıtın en altında Alevilerin kırmızı boyayla işaretlenmiş kapılarından birisi bulunmakta.

Çilehane ziyaretini burada bitirip yönümüzü Hacı Bektaş Veli’nin Türbesine ve Dergâhına çeviriyoruz. Gelecek yazımızda görüşmek üzere.

Leave a Reply

2 comments

  1. Yonca

    Dileginiz kabul oldu mu bari:)

  2. Yağmur

    Tam hatırlamıyorum ne dilediğimi ama düşündüğüm şeyse oldu evet :D