ALMANYA’NIN EKONOMİ MUCİZESİ: “WIRTSCHAFTSWUNDER”

Almanya her ne kadar günümüzde refah seviyesiyle ve ekonomik gelişmişliğiyle çoğumuza dudak ısırtsa da bu bildiğimiz Almanya’nın yakın tarihinin yıkımlar ve felaketlerle dolu olduğunu söylesek pek yanlış olmaz. Yaklaşık 30 senelik bir periyotta (1915-1945) 2 dünya savaşından da çok büyük yıkımlarla, mağlup ayrılmaları bunun en büyük göstergesi.

1.Dünya Savaşı’nın ağır yaraları ve sonrasında imzalamak zorunda kaldıkları Versay Antlaşması’ndaki çok ağır maddelerle birlikte büyük bir ekonomik buhrana giren Almanya’da, 1921-1923 yılları arasında hiperenflasyon boy gösterdi, hatta söylenenlere göre enflasyon o kadar hızlı yükseliyordu ki, evinden bir çuval soğan almak için bir at arabası dolu parayla yola çıkan bir Alman, pazara varıncaya dek bir çuval soğanın fiyatı iki at arabası dolu paraya yükseliyordu ve bu kişi evine eli boş dönmek zorunda kalıyordu.

Almanya’da hiperenflasyon sırasında paranın değersizliğini gösteren bir görsel

Ardından 2.Dünya Savaşı’na giren ve çok daha ağır bir yıkımla ayrılan Almanya bu sefer çok daha korkunç bir kabus yaşıyordu: Şehirleri bombalanmış, milyonlarca insanı ölmüş ve iki süper güç olan Sovyetler Birliği ve A.B.D tarafından işgal edilmişti. Doğu Almanya Sovyetler’in elindeyken Batı ise Amerikalıların kontrolündeydi. Ekonomik durum da sürpriz olmayacak şekilde hiç iç açıcı değildi, Doğu Almanya, Komünist rejim kontrolünde olduğundan herhangi bir serbest piyasa, sermaye, özgürlük söz konusu değildi ve ekonomi tamamıyla devlet kontrolündeydi. Batı Almanya’da da durum pek iç açıcı değildi, Doğu Almanya’ya kıyasla daha özgür bir piyasa olsa da, devletin uyguladığı fiyat kontrolü gibi politikalar çok ciddi sorunlara yol açmış ve karaborsalar oluşmuştu, Reichsmark (dönemin Alman para birimi) o kadar değersiz hale gelmişti ki insanlar alışverişlerinde Reichsmark yerine Amerikan sigaralarını, içkilerini para yerine takaslarında kullanıyorlardı.

25.000 kişinin öldüğü Dresden Bombardımanı sonrası Dresden

Hem Doğu hem Batı Almanya’nın üzerinde kara bulutlar dolaşıyordu ancak A.B.D kontrolünde olan Batı Almanya’da daha özgür bir ortam ve Doğu’ya nazaran daha az devlet otoritesi vardı ve bu da bir yerde bu ekonomik sorunların çözülmesi için daha fazla umut vadediyordu. Bu umutların yeşermesine ve gerçeğe dönüşmesine Freiburg Okulu düşünürlerinden  Walter Eucken, Franz Böhm gibi isimler yardımcı oldu. Bu isimler “Ordoliberalizm” ve “sosyal piyasa ekonomisi” kavramlarını oluşturarak, kendi deyimleriyle Almanya’nın Wirtschaftswunder (ekonomi mucizesi) gerçekleştirmesi için ekonomi politikaları dizayn ettiler. Peki neydi bu çözüm için gerekli olan ve “ekonomi mucizesini” gerçekleştirecek olan sosyal market ekonomisi ve Ordoliberalizm?

Savaş sonrası enkazları kaldıran kadınlar-Berlin

Bu fikri ileri süren ekonomistlere göre ilk şart ve gerekli olan şey devletin düzenlemeleriydi ancak sosyal market ekonomisi, ne liberal ekonomiler kadar az devlet müdahalesini ne de sosyalist ekonomiler kadar fazla devlet müdahalesini savunuyorlardı. Onlar sosyal market ekonomisini veya Ordoliberalizmi üçüncü bir yol olarak görüyorlardı. Devletin yapması gereken düzenlemeler olarak ise gerekli gördükleri şeyler şunlardı:

-Devletin fiyat kontrolünü kaldırılması.

-Piyasada adil rekabeti sağlamak, monopol (tekel) oligopol oluşumuna izin vermeyecek şekilde düzenlenen rekabet hukuku yasaları.

-Sosyal güvenlik (işsizlik, sağlık sigortası) ve emeklilik imkanlarının artırılması

-Küçük işletmelerdeki ve kooperatiflerdeki vergi yükünün azaltılması.

-Aşamalı vergi uygulamasına geçilmesi, yani verginin gelire oranla artması, bu sayede toplumdaki gelir eşitsizliğinin azaltılması.

Bu uygulamalarla, genelde iki zıt taraf olarak görülen; adil, serbest piyasa ekonomisinin ve sosyal, refah devletinin aynı anda var olabileceğini savunan Freiburg Okulu düşünürleri haksız çıkmadılar. Bu politikalar Almanya’nın yeniden inşasında çok büyük rol oynadılar ve ülke çok hızlı bir toparlanma sürecine girdi. Kısacası, “sosyal market ekonomisi” fikri ve Freiburg Okulu düşünürleri, Almanya’nın Wirtschaftswunder (ekonomi mucizesi) gerçekleştirmesinde ve kaybedilen iki dünya savaşı sonrasında dünyanın süper ekonomi güçlerinden biri olmasında ciddi derecede pay sahibi oldular.

Reichstag-Berlin günümüz.

Leave a Reply